Pendik'de yaşayan ve lösemi hastalığına yakalanan Ela'nın Orhangazi'deki akrabaları tarafından yürütülen kampanya doğrultusunda dün öğleden sonra Türk Kızılayının kurduğu çadırda başlayan bağış alma işlemi gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam etti. Bu kapsamda, yaklaşık 350 kök hücre, 80 ünite de kan bağışı toplandı.

Türk Kızılayı Güney Marmara Bölge Kan Merkezi Kök Hücre Bağışçısı Kazanım Uzmanı Ramazan Çiçek, gazetecilere yaptığı açıklamada, Sağlık Bakanlığı ile Türk Kızılayı arasında yapılan protokolle Ulusal Kök Hücre Bankasının kurulduğunu söyledi.

Lösemi ve kan kanseri hastaları için kök hücre çalışmaları yaptıklarını belirten Çiçek, "Orhangazi'de de hastamız var fakat bu çalışma sadece bir hasta için değil bütün hastalarımız için yapılan bir çalışma.

Toplanan bütün örnekler Türk Kök Havuzunda toplanıyor ve oradan uyarsa buradaki hastamız, uymazsa da diğer bütün hastalarımız için kullanılıyor. Bir eşleşme olduğunda tekrar o kişiyle görüşüp bilgilendirip kök hücre alınacağı konusunda kendisini bilgilendiriyoruz." dedi.

Çiçek, Orhangazi'de kampanyaya ilginin büyük olduğuna dikkati çekti.

İlçe halkının çok duyarlı davrandığını anlatan Çiçek, şu bilgileri verdi:

"Normalde bir gün olarak planladığımız çalışmayı yoğunluktan dolayı üç gün yapacağız. Yoğunluk devam ederse aynı şekilde iki gün daha uzatacağız. Orhangazi halkına teşekkür ediyorum çünkü ramazanda kan bağışı sayısının en az olduğu, hastaların daha fazla kana ihtiyaç duyduğu bu dönemde sadece şu anda 80 ünite civarında kan aldık.

Bu bizim için çok büyük bir sayı, çok artı bir değer. Kan bağışı yapanlar zaten yanında birer tüp kök hücre verdi. Ortalama 350 civarında kök hücre, 80 civarında kan almış olacağız. Bu gerçekten beklentimizin çok üzerinde bir rağbet."

"Kampanyada epey yol katettik"

Kampanyayı başlatanlardan minik Ela'nın teyzesinin eşi Erhan Baltacı ise ona yaklaşık 1,5 ay önce lösemi teşhisi konulduğunu dile getirdi.

Ela'nın sağlık durumunu aktaran Baltacı, şunları kaydetti:

"İlk etapta Ela'nın başının arkasında ufak bir beze çıktı ve kan tahlili yapıldı. Bu tahlilde hiçbir şey çıkmıyor ve bir ay sonra çocukta öksürük başlıyor. Tekrar hastaneye gidiyor, bir daha tahlil oluyor. Bu sefer kendisine lösemi teşhisi konuluyor. Apar topar Yeni Yüzyıl Üniversitesi Özel Gaziosmanpaşa Hastanesine yatırılıyor.

Donör uyumu için doktorlar ilk etapta anne baba tarafından kan aldı, tutmadı. Bize 'Acilen Türkiye genelinde bir kampanya başlatıp uygun donör için başvuru yapın' dediler. Biz de bu kampanyayı ilk etapta kendi aramızda başlattık. Ondan sonra sanat camiası, kulüpler, ünlü birkaç siyasi arkadaş hepsi destek oldu. Kampanyada epey yol katettik."

Baltacı, kampanyaya destek veren tüm kişi ve kuruluşlara teşekkür etti.