Eski ve çok değerli geçmişiyle, birliktelik ruhunu tekrar harekete geçirerek kolektif sanat ürünlerinin ortaya çıkmasına ilham kaynağı olan Enerji Müzesi, farklı sınıflarda öğrenim gören 16 öğrenci ve 3 öğretim görevlisi ile yaklaşık 5 aylık bir çalışmanın ardından önemli bir projeye imza attı. Vanalar, vidalar, teller, sayaçlar, borular gibi nesnelerle hazırlanan eserler, santral çalışanlarının geçmişten günümüze bıraktığı izleri ele alıyor.
Bursa Enerji Müzesi ve Uludağ Üniversitesi ortaklığı ile yürütülen ‘Sanata Dönüşüm Vardiya 19 Projesi’ kolektif eserler sergisi, 13 Ocak Cuma gününden itibaren 6 ay boyunca sergilenecek.
Müzede düzenlenen serginin açılışında konuşan Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Şükrü Köse, Türkiye’nin ilk sanayileşme atılımları çerçevesinde 1938’de Bursa´da kurulan Sümerbank Merinos Yünlü Sanayi Dokuma Fabrikası’nın 66 yıllık faaliyet sürecinde Bursa’yı tekstilin başkenti haline getirdiğini söyledi. Fabrika bünyesinde yer alan Merinos Elektrik Santrali’nin ürettiği elektrikle hem fabrikayı ayakta tuttuğunu, hem de şehri uzun yıllar aydınlattığını hatırlatan Köse, “Günümüzde orijinal yapısı korunarak Enerji Müzesi’ne dönüştürülen Merinos Elektrik Santrali, bugün de müzeciliğin gelişimine uygun programlarla enerjisini dışa vurmaktadır.
Uludağ Üniversitesi işbirliğiyle yapılan çalışmayla müzelerin sanat merkezi haline geldiği gözler önüne seriliyor. Projede emeği geçen tüm öğrencilerimize ve eğitmenlerimize teşekkür ediyorum. Çalışmanın, ziyaretçilere farklı bir bakış açısı kazandıracağına da inanıyorum. Büyükşehir Belediyesi olarak müzelere destek olmaya devam edeceğiz” dedi.
Proje Yürütücüleri Berna Coşkun Onan ve Tuğba Gürkan Şenyavaş ise, proje süreci hakkında bilgi verdi. Merinos Enerji Müzesi’nin tarihten veriler barındırdığı için zengin bir kaynak olduğunu söyleyen Onan, öğrencilerin ruhuyla müzedeki verileri buluşturarak sanat ürünleri oluşturmayı planladıklarını belirtti. 16 öğrenciyle birlikte proje çalışmalarına başladıklarını ifade eden Onan, “Bu santralde kömürün suya, suyun buhara, buharın basıncıyla elektriğe dönüşümü gibi öğrencilerimizi mekana getirerek düşünsel bir yoğunlaşma olmasını ve bunun sanata dönüşmesini istedik. Benzer dönüşümü oluşturduk.
Müzede iki gün geçirdik. İnsanların neler yaptığını ve yaşadığını anlamaya çalıştık. Santral çalışanlarını öğrencilerimizle buluşturarak onları dinledik. Ardından bunu sanat objelerine dönüştürdük. Kendi duygularımızı katarak ürünlerle anlatmaya çalıştık. Öğrencilerimize vana, boru, vida, eldiven, kasket gibi buranın objelerinden vererek çalışmalarını istedik. Artık sadece resim, müzik ve heykelle duygular anlatılmıyor. Elimize geçen önemli veya önemsiz her şeyle sanat ürünü oluşturulabiliyor” dedi.
Tuğba Gürkan Şenyavaş ise öğrencilerin proje çalışmaları sırasındaki duyguları ve ortaya çıkan objeler hakkında katılımcılara bilgi verdi. Konuşmaların ardından öğrencilerin çalışma süreci video gösterimiyle gözler önüne serildi.
Programın sonunda Büyükşehir Belediye Başkanvekili Şükrü Köse, Kültür ve Turizm Daire Başkanı Aziz Elbas, Büyükşehir Belediyesi Kültür Sanat Danışmanı Ahmet Erdönmez, Müzeler Şube Müdürü Muhterem Çevik tarafından projede emeği geçenlere teşekkür belgeleri takdim edildi.
BBB