NCR International Hospital Genel Cerrahi Uzmanlarından Yrd. Doç. Dr. M. Kasım Arık, mide küçültme ameliyatı ile obeziteye bağlı sorunların ortadan kaldırılmasının mümkün olduğunu söyledi. Arık, uygun hastalarda mide küçültme yerine ‘malabsorsiyon’ denilen işlemi uygulayarak midenin emilim kapasitesini azalttıklarını dile getirdi.
Genel Cerrahi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Kasım Arık, cerrahi yönteme başvurmadan önce hastaların diyetisyen kontrolünde beslenme ve egzersiz programlarına uyarak zayıflamaya çalışması gerektiğini vurgularken, hastanın tüm çabasına rağmen vücut kitle endeksi 35’in altına düşmezse, uzman doktor kararı doğrultusunda cerrahi müdahalenin yapılabileceğini anlattı.
2 yılda yüzde 60-80 oranında zayıflama
Yrd. Doç. Dr. Arık, obozite hastaları için tüp mide olarak bilinen Sleeve Gastrektomi yönteminin ise yemek borusu ile on iki parmak barsağı arasında midenin 1,5 santimetre çapında tüp şeklinde kalacak şekilde çıkarılması şeklinde uygulandığını ifade etti. Yöntemin kısa sürede faz kiloların atılmasında etkili olduğunu belirten Arık, "2 yıllık süre içerisinde fazla kilonun yaklaşık yüzde 60 ile yüzde 80’inin verilmesi sağlanır. Eşlik eden hastalıklardan yüzde 80 ile 90 olasılıkla kurtulmanızı sağlar" dedi.
Arık, diğer obozite yöntemleri hakkında da bilgi vererek, "Mini Gastrik Bypass, kısa süre içerisinde gerçekleştirilen, taburcu olma süresini kısaltan bir ameliyattır. Operasyondan sonra planlanan kilo kaybı yaşanır. Ayrıca metabolik hastalıklardan olan tip 2 diyabet (şeker hastalığı), kolesterol yüksekliği ve yüksek tansiyon gibi rahatsızlıklar yaşayan kişiler için de uygulanabilen bir gastrik bypass ameliyatıdır. Mide Balonu uygulaması ise endoskopi aletiyle ağızdan mideye içi boş bir balon yerleştirilir. Ardından balon şişirilir ve hastanın midesinde bir dolgunluk oluşturulup, tokluk hissi sağlanır. Mide balonu, diğer üç yöntemden farklı olarak, ameliyatsız bir yöntem olarak tanımlanmaktadır. Ancak balonun 1 yıl içinde çıkartılması gerekir bu nedenle sonuçları kalıcı değildir" diye konuştu.
İHA