Bu hormonun farklı türleri tedavi amaçlı kullanılıyor
Prof. Dr. Timuçin Kaşifoğlu, bu hormonun farklı sentetik türlerinin tedavilerde kullanıldığına dikkat çekerek, “Çünkü steroidler romatolojiye bakan yönü ile çok kuvvetli iltihap önleyici ilaçlardır. Bu iltihabı, bildiğimiz mikrobik iltihapla asla karıştırmamalıyız. Çünkü bir enfeksiyon halinde kortizon kullanımı, aksine çok zarar verici de olabilir. Bizler kortizon yani steroidi romatizma tedavisinde sıkça kullanırız. Çünkü kortizon kadar hızlı etkisi olan ve hastayı hızla rahatlatan bir ilaç hala mevcut değildir. Artrit yani eklem şişliklerinde (enfeksiyona bağlı olmayan), romatoid artrit, gut, Behçet, Lupus, skleroderma, vaskülit gibi hastalıklarda bu ilaca sıkça başvurmaktayız” ifadelerine yer verdi.
Kortizon, doğru kullanıldığı zaman hastaya şifa verir
Bu hormonu kimi zaman yüksek, kimi zaman ise uzun süreli düşük dozlarda tedavi amaçlı kullandıklarını aktaran Dr. Kaşifoğlu, doğru kullanım sonucu iyi bir şifa kaynağı olduğuna dikkat çekti. Kaşifoğlu şu ifadelere yer verdi:
“Bazen 1 gram verdiğimiz olur, bazen de 2 miligram gibi günlük kullanımı tercih ederiz. Kortizon kullanan romatoloji uzmanı hep hastasının hayatını kolaylaştıracak, hayat kalitesine katkısı olacak, hastalığını olabildiğince giderecek ve mümkün olduğunca yan etkisi olmayacak şekilde bu ilacı kullanır. Örneğin hastasının hayati tehlikesi varsa, kortizonun hastanın güzelliğini bozabilecek bir etkisi o sırada doktorun aklına bile gelmez. Öte yandan artık iyileşmiş bir hastayı da bu ilaçtan kurtarmaya çalışır. Dolayısıyla kortizon, bilen hekimin ellerinde hastasına iyi bir şifa verici tedavi biçimidir.”
Pek çok yan etkisi de bulunuyor, tuzlu yiyeceklerden uzak durmak gerekiyor
Kortizon ilaçların pek çok yan etkiye sahip olduğunu ve bu ilacı kullanırken kesinlikle iradenin üst sınırlarda kontrol altına alınması gerektiğini belirten Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timuçin Kaşifoğlu, “Tuzun içinde bulunduğu her gıda bizim düşmanımız kabul edilmelidir. Salça, turşu, çerez, tuzlu zeytin-peynir, meyve suları, cips, hazır gıdalar, tuzlu ekmek gibi pek çok gıdaya el sürmememiz gerekir. Eğer kortizon alırken yüzünüzde şişlikler gelişiyorsa, ne kadar inkar ederseniz edin doktorunuz sizin tuz yediğinizi bilir. Kortizon alan birisi tuz tüketimine dikkat etmezse bir süre sonra tansiyonu da yükselecektir ve yüzü yuvarlak bir hal alabilir. Kortizon tedavisi sırasında yağlı gıdaların tüketilmesi de vücudumuzdaki sivilcelenmeyi artıracaktır. Bu ilacı kullanırken düzenli yürüyüş yapmak kan şekeri dengemizi düzenleyecektir. Ayrıca iştah kontrol altında tutularak ara öğün destekli küçük miktarlı öğünlerle beslenme yöntemi tercih edilmelidir” ifadelerine yer verdi.
İmkanı olanlar diyetisyen takviyesi alabilirler
Açıklamasının devamında, kortizonun önlenemeyen yan etkileri olduğunu ve imkanı olanların isteğe bağlı diyetisyen takviyesi alabileceğine de dikkat çeken Dr. Kaşifoğlu, şöyle devam etti.
“Ailede diyabeti ve hipertansiyonu olanlar bu grupta yer alırlar. Bu hastalarımızın acilen göbek çevresini küçültmeleri gerekir. Ancak artrit ve halsizliği olan bir insandan da bir sporcu gibi aktivite yapmasını biz hekimler zaten beklemeyiz. Kortizon kullanan hastalarımız belli aralarla kan şekeri ve tansiyon ölçümleri yapmalıdır. Görmede bulanıklık, garip ve yeni başlayan kalça ve diz ağrıları olursa doktorlarına bildirmelidirler. Böylece katarakt, kemikte dolaşım bozukluğu gibi sorunlar erken dönemde önlenebilir.”
İHA