Özellikle bedene dayalı iş yapılan meslek gruplarında bel fıtığı riskinin arttığını kaydeden Op. Dr. Öztürk, “Bel fıtığında en büyük tehdit, sık sık öne eğilerek ağır yük kaldırmakla oluşuyor. Bu nedenle fiziki güç harcayarak çalışan insanlarda fıtık tehlikesi artıyor. Ayrıca fazla kilo da bel fıtığında çok önemli bir risk faktörü. Her iki risk grubunda da bele binen yük fazla olduğu için fıtık ihtimali yükseliyor” dedi.
Op. Dr. Öztürk, diğer yandan masa başında çalışan ve doğru oturmayanların da tehdit altında olduğunu kaydetti. Op. Dr. Öztürk, “Masa başında çalışırken sürekli sağa ya da sola eğilerek oturmanın yanı sıra fazla yayılarak oturmak, bel fıtığını tetikliyor. Uzun süreli oturarak çalışan kişilerin dik oturmaları, bellerini ortopedik yastıklarla desteklemeleri gerekiyor. Ortopedik yatakta yatmama, çok sert ya da çok yumuşak veya çok yüksek yastıkta yatmak da bel fıtığını tetikleyebiliyor” dedi.
Belinizi rüzgardan koruyun
Kış aylarının bel fıtığı için kötü bir dönem olduğunu ifade eden Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Çağlar Öztürk, özellikle soğuk rüzgara maruz kalmanın tehlikeyi artırdığını söyledi. Op. Dr. Öztürk, “Kışın bel bölgesinin soğuk ve rüzgardan korunmaması, bu bölgede kas spazmlarına yol açıyor. Kronik kas spazmları da zamanla bel fıtığına neden olabildiği için kışın bu bölgenin soğuktan iyi korunması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Op. Dr. Öztürk, bel fıtığından korunmak için yapılacak en iyi şeyin kültür-fizik hareketleri olduğunu kaydetti. Op. Dr. Öztürk şöyle devam etti:
“Henüz ilkokuldayken öğrendiğimiz kültür fizik hareketlerini özellikle sabahları 5 dakika uygulamak, bel fıtığından korunmak için iyi bir yöntem. Aslında ömür boyu yapmamız için öğretilen ama ihmal ettiğimiz bu hareketlerin bel için önemi büyük. Diğer yandan elbette en ideali haftada en az 1-2 gün spor yapmak.”
İHA