Bizim vatandaşın gelirini arttırmamız ve üretimi kaliteli ve maliyeti düşük hale getirmemiz gerekiyor. Teknoloji transferi yapmak isteyen, kendi savunma sanayi mallarını ihraç eden bir Türkiye’de hala bu faiz artsın diye yapılan ayak oyunları züldür” dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli, ekonomiye yapılan operasyonlar ile ilgili açıklamalarda bulundu. Gedikli, “2013’ten beri düzenli olarak yapılan ekonomik operasyonun hedefi; kurda manipülasyonla yeni zirveler yaptırıp, Merkez Bankasına ‘daha fazla faiz arttırman lazım bak başka türlü sakinleşmez’ demek. Son 1 ayda artık zirve yaptı bu söylem. Bakınız faiz arttırdı Merkez 0,25 değil mi geçtiğimiz günlerde. Ne oldu peki? AB’nin hiçbir hukuki geçerliliği olmayan Türkiye ile müzakereleri askıya alalım mı kararı açıklandı aynı dakikalarda ve 10 dakikalığına düşüşü sağladı. ‘Bak yetmedi hadi biraz daha’ diyorlar şimdi. 15 Temmuz gibi bir badireden çıkmışız, topyekûn şer odaklarıyla mücadele ediyoruz. Buna rağmen tabi ticari hayatımızda tıkanan noktalar oldu önlemler aldı ama tabi çarklar küresel konjonktürün de etkisiyle bir miktar yavaşladı. 3. çeyrekte küçülme geldi. 4. çeyrekte toparlayacağız ancak faizi arttırarak ekonominin ana dişlisi olan yatırımcıyı, sanayicinin önünü kesip paradan para kazananların torbasını doldurarak yapamayız bunu. Bakın yıllardır söylüyorum birçok odağın hoşuna gitmediği ve hedefe koyulmama neden olan şeydir belki bu, ama söylemeye devam edeceğim. Aynı oyunu yaşadık biz daha önce. Ancak o dönemin küresel şartları yok şu anda, ekonominin beli kırılmış durumda. Küresel şartların belirsizliği ortada” diye konuştu.
“Faizle tasarruf arasında ilişki yoktur” diyerek sözlerini sürdüren Gedikli, şunları dedi:
“Faizi artır tasarruf artar diye bir şey yok. Bizim vatandaşın gelirini arttırmamız ve üretimi kaliteli ve maliyeti düşük hale getirmemiz gerekiyor. Teknoloji transferi yapmak isteyen, kendi savunma sanayi mallarını ihraç eden bir Türkiye’de hala bu faiz artsın diye yapılan ayak oyunları züldür. İş geliyor dönüyor dolaşıyor sanayicilerimize. Açık söyleyeyim sizlerin Türkiye’nin geleceğinde çok farklı bir öneminiz var. Çünkü başlattığımız ekonomi seferberliğinde en ön safta savaşıyorsunuz. Şu anda Türkiye’de psikolojik fiyatlamalar yapılıyor açık söyleyeyim. Bankacılık sektörümüz ile ilgili bir algı yaratılmaya çalışılıyor son dönemde. Fitch tuttu sermaye yapısında sorun varmış gibi analiz yayınladı. Arkasından bakıyorsunuz somut rakamlara, hiç ilgisi yok. Bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü Eylül 2016 döneminde bir önceki çeyreğe göre yüzde 2,3 artarak 2 trilyon 534 milyar TL olarak gerçekleşti. Bankacılık sektörünün 10 aylık karı bir önceki yıl aynı döneme göre yüzde 51 artmışken yayınladı bu raporu. Hepsini bir tarafa bırakalım, 44 canımızı şehit ettiler, ertesi gün utanmadan terör diyemeyen ülkelerin şirketleri risk priminiz arttı artacak, dolar şu kadar olacak diye konuşmaya başladı. Terörün amacı bizi sindirmek, içe kapatmak ve alacağımız her türlü karardan vazgeçirmek. Ancak başaramayacaklar.”
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli, ekonomiye yapılan operasyonlar ile ilgili açıklamalarda bulundu. Gedikli, “2013’ten beri düzenli olarak yapılan ekonomik operasyonun hedefi; kurda manipülasyonla yeni zirveler yaptırıp, Merkez Bankasına ‘daha fazla faiz arttırman lazım bak başka türlü sakinleşmez’ demek. Son 1 ayda artık zirve yaptı bu söylem. Bakınız faiz arttırdı Merkez 0,25 değil mi geçtiğimiz günlerde. Ne oldu peki? AB’nin hiçbir hukuki geçerliliği olmayan Türkiye ile müzakereleri askıya alalım mı kararı açıklandı aynı dakikalarda ve 10 dakikalığına düşüşü sağladı. ‘Bak yetmedi hadi biraz daha’ diyorlar şimdi. 15 Temmuz gibi bir badireden çıkmışız, topyekûn şer odaklarıyla mücadele ediyoruz. Buna rağmen tabi ticari hayatımızda tıkanan noktalar oldu önlemler aldı ama tabi çarklar küresel konjonktürün de etkisiyle bir miktar yavaşladı. 3. çeyrekte küçülme geldi. 4. çeyrekte toparlayacağız ancak faizi arttırarak ekonominin ana dişlisi olan yatırımcıyı, sanayicinin önünü kesip paradan para kazananların torbasını doldurarak yapamayız bunu. Bakın yıllardır söylüyorum birçok odağın hoşuna gitmediği ve hedefe koyulmama neden olan şeydir belki bu, ama söylemeye devam edeceğim. Aynı oyunu yaşadık biz daha önce. Ancak o dönemin küresel şartları yok şu anda, ekonominin beli kırılmış durumda. Küresel şartların belirsizliği ortada” diye konuştu.
“Faizle tasarruf arasında ilişki yoktur” diyerek sözlerini sürdüren Gedikli, şunları dedi:
“Faizi artır tasarruf artar diye bir şey yok. Bizim vatandaşın gelirini arttırmamız ve üretimi kaliteli ve maliyeti düşük hale getirmemiz gerekiyor. Teknoloji transferi yapmak isteyen, kendi savunma sanayi mallarını ihraç eden bir Türkiye’de hala bu faiz artsın diye yapılan ayak oyunları züldür. İş geliyor dönüyor dolaşıyor sanayicilerimize. Açık söyleyeyim sizlerin Türkiye’nin geleceğinde çok farklı bir öneminiz var. Çünkü başlattığımız ekonomi seferberliğinde en ön safta savaşıyorsunuz. Şu anda Türkiye’de psikolojik fiyatlamalar yapılıyor açık söyleyeyim. Bankacılık sektörümüz ile ilgili bir algı yaratılmaya çalışılıyor son dönemde. Fitch tuttu sermaye yapısında sorun varmış gibi analiz yayınladı. Arkasından bakıyorsunuz somut rakamlara, hiç ilgisi yok. Bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü Eylül 2016 döneminde bir önceki çeyreğe göre yüzde 2,3 artarak 2 trilyon 534 milyar TL olarak gerçekleşti. Bankacılık sektörünün 10 aylık karı bir önceki yıl aynı döneme göre yüzde 51 artmışken yayınladı bu raporu. Hepsini bir tarafa bırakalım, 44 canımızı şehit ettiler, ertesi gün utanmadan terör diyemeyen ülkelerin şirketleri risk priminiz arttı artacak, dolar şu kadar olacak diye konuşmaya başladı. Terörün amacı bizi sindirmek, içe kapatmak ve alacağımız her türlü karardan vazgeçirmek. Ancak başaramayacaklar.”
İHA