Erdoğan "Yeni yöntemle, daha önce 800 milyar dolara kadar çıkmış görülen Gayri Safi Milli Hasılamız 949 milyar dolar, 10 bin 800 dolara kadar çıkan kişi başına mili gelirimiz 12 bin 500 dolar olarak revize edilmiştir" dedi.
"Kişi başına milli gelirimiz 12 bin 500 dolar olarak revize edildi"
Şişli Marriott Hotel'deki DEİK Genel Kurulu'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan temel ekonomik göstergelere ilişkin Türkiye ulusal hesap sisteminin Avrupa Hesap Sistemi doğrultusunda revize edildiğini açıkladı.
Bu çerçevede mevcut ekonomik göstergelerin geriye doğru düzeltilerek yeniden yayınlandığı belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeni yöntemle, daha önce 800 milyar dolara kadar çıkmış görülen Gayri Safi Milli Hasılamız 949 milyar dolar, 10 bin 800 dolara kadar çıkan kişi başına mili gelirimiz 12 bin 500 dolar olarak revize edilmiştir. Bunu burada açıklamış olayım. Aynı şeklide 2003 yılından bu yana ortalama yüzde 4.7 olan büyüme oranımız da yüzde 5.9 olarak düzeltilmiştir. Bu verilere göre Türkiye mili geliri 100 milyar dolar üzerindeki ülkeler arasında Katar ve Çin’den sonra 2010-2015 yılları arasında büyüme oranı bakımında 3. sırada yer alıyor. Hatta 2013 yılında bu bakımdan listenin ilk sırasında yer alıyor. Yeni yöntemle aynı dönemde tüm ülkeler hesaba katıldığında Türkiye’nin büyüme sırasındaki yeri 51’incilikte 12’inciliğe yükseldi” diye konuştu.
"Siz Müslümansınız, sizi almayacaklar uğraşmayın"
Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne alınmamasının, ekonomik nedenler değil siyasi olduğunu hatta AB'deki en önemli ülkelerden birinin Dışişleri Bakanı ile yaptığı özel görüşmede kendisine “Siz Müslümansızın, sizi almayacaklar uğraşmayın” dediğini kaydeden Erdoğan “Uzun yılar çok sayıda ülkeye gittim. Seyahatler öncesinde arkadaşlarımız gideceğimiz ülkenin ekonomik rakamlarını önüme getiriyorlar. Kağıt üzerindeki veriler itibariyle bizden daha ileride gözüken ülkelere gittiğimde şahit olduğu manzara ile bu tabloların birbiri ile uyuşmadığını hissediyordum. AB üyeleri konusunda da benzer bir durumla karşı karşıyayız. Siz zannediyor musunuz bizi bu rakamlar sebebiyle AB’ye almıyorlar. Bizim alınmayış sebebimiz belli. Bunu kendilerine söylüyorum da burada söylemem pek doğru değil. Bunların bizim ekonomik durumumuzla alakası yok, karar tamamen siyasidir. Tamamen bizim inancımızla alakalıdır. Başka bir şey değil. Türkiye onlara güç verir. Bazıları da gerçeği ifade ediyor. Özel görüşmelerimizde diyorlar ki ‘siz Müslümansınız. Sizi almayacaklar uğraşmayın’ Bunu bana bizzat en önemli ülkenin dışişişleri bakanı söylüyor. Söyleyince cevap veremiyorlar. Sorduğunuzda onlarda inanç hürriyeti, düşünce hürriyeti var. Nerede var ya. AB müktesebatında etnik unsurlara kesinlikle sürgün yapamazsın. Bunlar Fransa’da bile romanları yaşattılar mı. Biz roman kardeşlerimizle iç içe yaşıyoruz burada. Dün hatta bir tanesi İzmir’de yanımıza sokuldu. Sayın Başbakan ile yürüyoruz ‘ben Binali Bey’in Roman danışmanıyım’ dedi. Ben Roman kardeşlerimle beraber büyüdüm Kasımpaşa’da. Aynı ilkokulda beraber okuduk. Benim dinimde böyle bir ayrımcılık yok ki. Biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik. İnşallah güzel şeyler olacak” ifadelerini kullandı.
“Yeni istatistik yöntemi ile ilgili itirazları yersiz buluyorum, herkes bilime saygı duysun”
Yeni istatistik yöntemi ile Türkiye'nin gerçek durumunun ölçülebildiğine vurgu yapan Erdoğan, “Birliğe tam üye yapılan ve güya tüm kriterleri karşılamış gözüken pek çok ülke ile Türkiye’yi mukayese ettiğinizde ortaya garip bir manzara çıkıyor. Bu çelişkiyi sizlerin de yakaladığına inanıyorum. İstatistiklerin hesaplanmasında esas alınan kriterlerin zaman içinde değişmesi de kaçınılmazdı. Çeyrek yüzyıl öncesine kadar söz konusu dahi olmayan pek çok iletişim ve yazılı hizmeti bugün artık günlük hayatın vazgeçilmezi haline gelmiştir. Geçmişte çok önemli görülen hizmet ve ürünler de hayatımızdan çıkmıştır. Bu değişimler göz önünde bulundurarak yapılan güncellemeler mevcut durumu daha doğru görmemizi sağlayacaktır. Ülkemizde yapılan da böyle bir güncellemeden ibarettir. Onu bugün açıklamakta fayda buldum. Yeni veriler bizi olduğumuzdan daha büyük göstermiyor, tam tersine gerçek durumumuz çok daha doğru tartabilmemizi sağlıyor. Kişisel gözlemlerimizle zaten farkında olduğumuz hususları, artık istatistiki yöntemlerle de tespit etme imkanı bulmuş oluyoruz. Ölçemezsen, yönetemezsin diye bir ilke var. Bizim de ölçümlerimizi doğru yapmamız gerekiyor ki yönetimimiz sağlıklı olsun. Yeni istatistik yöntemi ile ilgili itirazları yersiz bulduğumu, bilime ve hakikatlere herkesin saygı göstermesi gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bizden önce Avrupa hepsi bu sisteme geçtiler zaten” diye konuştu.
"Kişi başına milli gelirimiz 12 bin 500 dolar olarak revize edildi"
Şişli Marriott Hotel'deki DEİK Genel Kurulu'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan temel ekonomik göstergelere ilişkin Türkiye ulusal hesap sisteminin Avrupa Hesap Sistemi doğrultusunda revize edildiğini açıkladı.
Bu çerçevede mevcut ekonomik göstergelerin geriye doğru düzeltilerek yeniden yayınlandığı belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeni yöntemle, daha önce 800 milyar dolara kadar çıkmış görülen Gayri Safi Milli Hasılamız 949 milyar dolar, 10 bin 800 dolara kadar çıkan kişi başına mili gelirimiz 12 bin 500 dolar olarak revize edilmiştir. Bunu burada açıklamış olayım. Aynı şeklide 2003 yılından bu yana ortalama yüzde 4.7 olan büyüme oranımız da yüzde 5.9 olarak düzeltilmiştir. Bu verilere göre Türkiye mili geliri 100 milyar dolar üzerindeki ülkeler arasında Katar ve Çin’den sonra 2010-2015 yılları arasında büyüme oranı bakımında 3. sırada yer alıyor. Hatta 2013 yılında bu bakımdan listenin ilk sırasında yer alıyor. Yeni yöntemle aynı dönemde tüm ülkeler hesaba katıldığında Türkiye’nin büyüme sırasındaki yeri 51’incilikte 12’inciliğe yükseldi” diye konuştu.
"Siz Müslümansınız, sizi almayacaklar uğraşmayın"
Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne alınmamasının, ekonomik nedenler değil siyasi olduğunu hatta AB'deki en önemli ülkelerden birinin Dışişleri Bakanı ile yaptığı özel görüşmede kendisine “Siz Müslümansızın, sizi almayacaklar uğraşmayın” dediğini kaydeden Erdoğan “Uzun yılar çok sayıda ülkeye gittim. Seyahatler öncesinde arkadaşlarımız gideceğimiz ülkenin ekonomik rakamlarını önüme getiriyorlar. Kağıt üzerindeki veriler itibariyle bizden daha ileride gözüken ülkelere gittiğimde şahit olduğu manzara ile bu tabloların birbiri ile uyuşmadığını hissediyordum. AB üyeleri konusunda da benzer bir durumla karşı karşıyayız. Siz zannediyor musunuz bizi bu rakamlar sebebiyle AB’ye almıyorlar. Bizim alınmayış sebebimiz belli. Bunu kendilerine söylüyorum da burada söylemem pek doğru değil. Bunların bizim ekonomik durumumuzla alakası yok, karar tamamen siyasidir. Tamamen bizim inancımızla alakalıdır. Başka bir şey değil. Türkiye onlara güç verir. Bazıları da gerçeği ifade ediyor. Özel görüşmelerimizde diyorlar ki ‘siz Müslümansınız. Sizi almayacaklar uğraşmayın’ Bunu bana bizzat en önemli ülkenin dışişişleri bakanı söylüyor. Söyleyince cevap veremiyorlar. Sorduğunuzda onlarda inanç hürriyeti, düşünce hürriyeti var. Nerede var ya. AB müktesebatında etnik unsurlara kesinlikle sürgün yapamazsın. Bunlar Fransa’da bile romanları yaşattılar mı. Biz roman kardeşlerimizle iç içe yaşıyoruz burada. Dün hatta bir tanesi İzmir’de yanımıza sokuldu. Sayın Başbakan ile yürüyoruz ‘ben Binali Bey’in Roman danışmanıyım’ dedi. Ben Roman kardeşlerimle beraber büyüdüm Kasımpaşa’da. Aynı ilkokulda beraber okuduk. Benim dinimde böyle bir ayrımcılık yok ki. Biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik. İnşallah güzel şeyler olacak” ifadelerini kullandı.
“Yeni istatistik yöntemi ile ilgili itirazları yersiz buluyorum, herkes bilime saygı duysun”
Yeni istatistik yöntemi ile Türkiye'nin gerçek durumunun ölçülebildiğine vurgu yapan Erdoğan, “Birliğe tam üye yapılan ve güya tüm kriterleri karşılamış gözüken pek çok ülke ile Türkiye’yi mukayese ettiğinizde ortaya garip bir manzara çıkıyor. Bu çelişkiyi sizlerin de yakaladığına inanıyorum. İstatistiklerin hesaplanmasında esas alınan kriterlerin zaman içinde değişmesi de kaçınılmazdı. Çeyrek yüzyıl öncesine kadar söz konusu dahi olmayan pek çok iletişim ve yazılı hizmeti bugün artık günlük hayatın vazgeçilmezi haline gelmiştir. Geçmişte çok önemli görülen hizmet ve ürünler de hayatımızdan çıkmıştır. Bu değişimler göz önünde bulundurarak yapılan güncellemeler mevcut durumu daha doğru görmemizi sağlayacaktır. Ülkemizde yapılan da böyle bir güncellemeden ibarettir. Onu bugün açıklamakta fayda buldum. Yeni veriler bizi olduğumuzdan daha büyük göstermiyor, tam tersine gerçek durumumuz çok daha doğru tartabilmemizi sağlıyor. Kişisel gözlemlerimizle zaten farkında olduğumuz hususları, artık istatistiki yöntemlerle de tespit etme imkanı bulmuş oluyoruz. Ölçemezsen, yönetemezsin diye bir ilke var. Bizim de ölçümlerimizi doğru yapmamız gerekiyor ki yönetimimiz sağlıklı olsun. Yeni istatistik yöntemi ile ilgili itirazları yersiz bulduğumu, bilime ve hakikatlere herkesin saygı göstermesi gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bizden önce Avrupa hepsi bu sisteme geçtiler zaten” diye konuştu.
İHA
