Ömeroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Endüstri 4.0 veya dijital dönüşümün bir konsept olduğunu söyledi.
Türkiye'nin bu dönüşümü diğer ülkelerle aynı anda yakaladığını ve büyük oranda sahiplendiğini ifade eden Ömeroğlu, "Bunu yapacak olanlar firmalarımız. Biz hazırız, çok büyütülecek bir nokta yok. Daha önce yaptıklarımızın üzerine birtakım şeyler ilave etmemiz lazım. Endüstri 4.0 yeni bir öğrenme kitabı bizim için. Bu kitaba başlayıp öğrenerek ve uygulayarak devam edeceğiz." diye konuştu.
Dönüşümde kaliteli ve nitelikli elemana ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Ömeroğlu, ihtiyaçlardan önce sanayicinin dönüşüme yatkın hale getirilmesi ve niye böyle bir dönüşüme gereksinim duyulduğunun şirket sahiplerine anlatılması gerektiğini vurguladı.
"Dünya bambaşka bir noktaya evriliyor"
Ömeroğlu, Türkiye'nin teknoloji alanında ithalatının yüzde 60, ihracatının da yüzde 40 seviyelerinde olduğunu belirtti.
Türkiye'nin daha çok teknoloji üreten bir ülke konumuna gelmesi gerektiğine işaret eden Ömeroğlu, şöyle devam etti:
"Öncelikle akıl parasının bu ülkede kalmasını sağlamamız lazım. Ekip çalışması konusunda çok ciddi bir kültür devrimi yaratmamız lazım. Ekip çalışmasına çok yatkın değiliz. Çoklu disiplin sistematiğinin Türkiye'de yerleşmiş olması lazım. Sanayicinin verimi artırmasının teknolojiyle doğru orantılı olduğunu biliyor ve bunun için çaba gösteriyor olması lazım. Türk mühendislerin bu işi yapabileceği kabul edilmeli.
Bazı şeyler eksik olabilir ama bunların da tolere edilmesi lazım. 'O daha iyi. Bu daha iyi. Biz pek o kadar iyi değiliz' deme zamanı geçti. Bu treni kaçırma noktasına gelmememiz lazım. Dünya bambaşka bir noktaya evriliyor. Artık sınır, coğrafya diye bir şey yok."
"Küçük ölçekli işletmelerin mutlaka birleşmesi lazım"
Ömeroğlu, araştırma geliştirmenin (Ar-Ge) herkesin dilinde pelesenk olduğunu, bu konuyu herkesin konuştuğunu belirterek, "Bizim işimiz esas itibarıyla Sis-Ge yani sistem geliştirme. Bu kavramı çok konuşmak ve yerleştirmek istedik ama başaramadık. Sistemi nasıl akıllı hale getireceğiniz, makinenin ne kadar akıllı olduğuna dair bir şey bu. Dolayısıyla Endüstri Otomasyon Sanayicileri Derneğinin bunları geliştiriyor olması lazım." değerlendirmesinde bulundu.
Dernek üyesi firmaların fiyat ve rekabet baskısı altında akıl gücünü ortaya koyabilmekte güçlük çektiğini dile getiren Ömeroğlu, şunları kaydetti:
"Bizim hedeflerimizden bir tanesi bir araya gelebilmek. KOBİ'lerin, küçük ölçekli işletmelerin mutlaka birleşmesi lazım. Bakın üzerinde ısrarla duruyorum. Tarihe not düşüyorum. Küçük teknoloji şirketlerinin birleşmesinin önü açılmalı ve buna teşvik edilmeli. Hatta bir miktarda zorlanıyor olması lazım. Bir noktaya geldikten sonra 'Sen bir şey yapamadın. O zaman birleşin' denilmesi lazım. Buna benzer örnekler başka yerde yok, bizde olsun. Çünkü bu şekilde olmuyor. Bu işte çok iyi ve duayen arkadaşlarım var ama artık bırakmak istiyorlar. 30 yıldan beri teknolojiyle uğraşıyor adam bırakmak istiyor. Fiyat ve zaman baskısı var. Ar-Ge yapacaksınız zaman soruluyor.
Ar-Ge zamanla olmaz. Ar-Ge'de zamana bağlı olunmaz. 'Üç günde Ar-Ge yapılacak' denilmez. Üretici de haklı. O da bir an evvel üretmesi ve katma değerini yükseltecek önlemler alması lazım. Paradoksal bir durum var ortada. Bunun bir kez konuşulması ve toplantıdan kararla çıkılması lazım. Biz dış rekabete açığız. Biz de yurt dışındaki mühendisler kadar kabiliyetliyiz. İnovasyon bizde de yurt dışında da var. Bizim öncelikli olarak bir koordinasyona ihtiyacımız var. Bunun da bir ekip ve çoklu disipliner çalışmasıyla olması lazım."
AA