Sporda Profesyonellik olarak konusu belirlenen panelin moderatörlüğünü, Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Barış Gürol üstlendi. Panelin açılış konuşmasını yapan Spor Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Hakan Katırcı, konuklara ve izleyicilere teşekkürlerini sunarak paneli başlattı. Soru cevap şeklinde ilerleyen etkinlikte, futbolda profesyonellik hakkında konuşan teknik direktör Alpay Özalan, "Her meslekte olduğu gibi futbolda da profesyonellik çok önemli. Çünkü futbolun bazı olmazsa olmaz kuralları vardır. Buna uygun yaşadığınız sürece ve bunları profesyonelliğe en iyi şekilde taşıdığınız sürece başarısız olma gibi bir durumunuz söz konusu olamaz. Futbolculuk, çok ağır bir meslektir çünkü birçok fedakarlık ister. Bu fedakarlıklar hem saha içinde hem saha dışında üst seviyededir. Yemenizden, içmenizden, uykunuzdan kısıtlamalara gitmeli ve kendinizi devamlı güncellemeli, geliştirmelisiniz" dedi.
"Ben 26 yaşında Avrupa’ya gittim ve 26 yaşında profesyonellikle tanıştım"
Premiere Lig’e ilk giden Türk futbolcusu olmaktan gurur duyduğunu ifade eden Özalan, defans mevkisinde oynamasına rağmen iyi bir bonservisle dünyanın en büyük liglerinden birine gitmenin, 1999 yılında çok büyük bir başarı olduğunu belirtti. Özalan, futbolun bilimsel yönünü İngiltere’de gördüğünü söyleyerek son yıllarda ülkemizin de futbolda bilimsellik açısından Avrupa’dan aşağı kalmadığını ifade etti.
Türkiye ve Avrupa futbolunun farklarından bahseden Özalan, "Ben 26 yaşında Avrupa’ya gittim ve 26 yaşında profesyonellikle tanıştım. Nasıl besleneceğimi, ne zaman dinleneceğimi, antrenmanlarda kendimi nasıl daha iyi gösterebileceğimi orada öğrendim" şeklinde konuştu.
Aradaki farkın geçmiş yıllarda daha büyük olduğunu söyleyen Özalan, Avrupa’nın özellikle futbolcuların mesleki saygıları ve iş ahlaklar açısından önde olduğunu belirtti. Özalan, Avrupa’nın kendi bakış açısını değiştirdiğini belirterek oradaki deneyimlerini oyuncularına aktardığını dile getirdi.
Eskişehirspor kalecisi Ruud Boffin, Avrupa ve Türkiye’deki futbolcuların yetiştirilmesi hakkında, "Avrupa’da altyapı konusu daha profesyonelce yapılıyor. Her şeyden önce daha fazla yatırım yapılıyor. Aradaki en büyük farklardan biri budur. Tesis olarak da daha gelişmiş durumdalar. Sanırım bu da önemli bir etken" diye konuştu.
"Avrupa'da, bulunduğun ülkenin dilini konuşmak zorunlu oluyor"
İngiltere’ye gittiği zaman dil konusunda sıkıntı yaşadığını belirten Alpay Özalan, "Bizim ülkemizde 8-9 sene oynayan yabancılar bile çok Türkçe konuşmuyor ama Avrupa'da, bulunduğun ülkenin dilini konuşmak zorunlu oluyor. Bana o zaman İngiltere’deki başkanım dedi ki; 'Sana 6 ay müddet veriyorum, 6 ay sonra ne soyunma odasına nede başka yerde tercüman seninle olmayacak ona göre yol haritanı çiz. Gerekirse özel ders veririz ama 6 ayda bu dili öğrenmen gerek.' Başkanının vizyonu geniş bir adam olması ve beni bu şekilde dil öğrenmeye zorlaması benim çok işime yaradı" ifadelerini kullandı.
"Bunlar doğuştan gelen bir yetenek"
Kaleci Ruud Boffin, moderatör Yrd. Doç. Dr. Görol’un iyi bir kaleci olmasının nedenleri ve maçta neler hissettiği sorusuna, "Beni iyi yapan özelliklerimi alt yapı zamanlarımda kazandım. Bir kaleci için iyi pas
yapabilmek, geri paslar yapabilmek, her an oyunun içinde bulunmak ve tekniğini geliştirmek çok önemli. Sanırım bunlar doğuştan gelen bir yetenek, hissetmek ile ilgili" cevabını verdi.
"Futbolculuk hayatımda çok fazla sakatlık yaşamadım"
Spor sakatlıklarıyla ilgili konuşan Özalan, şu ifadelere yer verdi:
"Futbolculuk hayatımda çok fazla sakatlık yaşamadım. Bunun nedeni de alt yapıda uzun süre jimnastik antrenmanı yapmamdır. Bu benim adalelerimi daha esnek yaptı. Ben her zaman oyunculara söylüyorum bir adale ne kadar esnek ve güçlüyse o kadar daha az sakatlık yaşanıyor. Darbeden kaynaklı sakatlıkları engellemek için tabii ki bir şey yapamazsınız. Adele sakatlığı konusunda hassas davranmak gerekir."
Özalan, antrenmandan sonraki sürecin önemine dikkat çekerek dinlenme ve beslenmenin sakatlığı azaltmada etkili olduğunu ve futbolda her şeyin bir bütün olduğunu söyleyerek sözlerini bitirdi. Panel, soru cevap kısmı ve konuklara plaketlerinin verilmesiyle sona erdi.
İHA