İş hayatı ve sosyal yaşamda kişiler arası iletişimin yüzde 50’sini fiziksel görünüm ve beden dilinin şekillendirdiğini anlatan Dr.Ümit Hardal, “Bunlara ilaveten eğitim, kültürel donanım, iletişim becerisi, tecrübe ve kıyafetler bireyi tanımlayan diğer unsurlardır. Günümüzde özellikle iş dünyasında rekabetin yoğun derecede yaşanması, birçok insanı da estetik açıdan daha güzel ve öz güvenli olmaya itebiliyor. Bunun sonucunda da erkek ve kadın bireyler dış görünümleri için daha fazla vakit ve bütçe ayırmaya başlıyor. Modern ve hızlı yaşamın beraberinde getirdiği kariyer hedefi, başarı, güç, otorite, herkesçe kabul görme, beğenilme ve takdir edilme arzusu gibi beklentilerin yaşanmadığı bir iş hayatından bahsetmek neredeyse mümkün değil. Bu sebeple de toplumda kariyer estetiği olarak adlandırılan estetik ve medikal bakımlara başvuranların sayısı her geçen gün artmaktadır” dedi.
Dr.Ümit Hardal, estetik kaygılar kadınlarda ve erkeklerde farklılıklar gösterse de, her iki cinsin de en başta tercih ettiği yöntemin burun estetiği ameliyatları olduğunu kaydederek, “Burnun yüz bölgesinin merkezinde bulunması, dikkatleri ilk çeken organ olması ve yüz ifadesini oluşturması sebebiyle birçok kişinin estetik problemler yaşamasına neden olabilir. Öyle ki bir kişi iş hayatında ne kadar başarılı olursa olsun, burun yapısında göze batan herhangi bir problemi var ise, ilk tanışma anında karşı tarafta negatif bir etki bile bırakabilir. Bu tarz durumlarla karşılaşmamak veya kişinin aynaya baktığında kendini daha iyi hissedeceği bir görüntüyü elde edebilmek için estetik burun ameliyatları büyük önem taşır. Burundaki estetik problem kaygı olmaktan çıktığında kişi kendini daha mutlu, özgüvenli ve dinamik hissedeceğinden, oluşan yüksek potansiyel de iş hayatına olumlu yönde yansır. Hatta başarılı geçen bir operasyon sonrası hastanın iyileşme süreci de bu duruma paralel olarak hızlanır” diye konuştu.
Estetik burun ameliyatına karar verme süreci ne kadar önemliyse, kişinin ameliyattan ne beklediğinin de o kadar mühim olduğunu ifade eden Dr.Ümit Hardal, “Birçok insan beğendiği bir ünlünün ya da kişinin burnuna sahip olmak ister. Bazıları da kendilerini iş hayatında daha karizmatik, sert ifadeli ya da daha güzel ve sempatik gösterecek bir burnun hayalini kurar. Söz konusu kariyer hedefi ve başarı hırsı olduğundan estetik burun ameliyatına da bu gözle bakılabilir. Ancak rinoplasti ameliyatı bu kadar kolaya indirgenecek bir operasyon değildir. Özellikle de burun estetiğinin modası ya da trendi olmaz. Kişinin estetik görüşü ya da hayali ne olursa olsun burun ameliyatlarında ulaşılması hedeflenen tek koşul; vücuda uyumlu, doğal duran ve fonksiyonel işlevleri kusursuz olan bir burun oluşturmaktır.
Kariyer kaygısı, kulaktan dolma bilgiler ya da çevrenin etkisinde kalınarak yaptırılan bir burun ameliyatı ne yazık ki hayal kırıklığıyla sonuçlanabilir. Burun ameliyatı yapılırken hastanın karakteristik özelliklerine uygun olan bir burun şekli oluşturulmalıdır. Burun yapısında aşırı bir deformasyon yoksa sadece var olan kusurlu bölge düzeltilmelidir. Tabi ki ameliyat öncesi hastanın beklentileri ve istekleri göz önünde bulundurulur. Ancak doktorun hastayı bu konuda bilinçlendirmesi ve operasyon süreci hakkında detaylı bilgi vermesi çok önemlidir. Bu noktada doktor seçimi de büyük önem kazanır.
Unutmayın! Sizi olduğunuzdan başka biriymiş gibi gösteren orantısız bir burun değil, hiç müdahale edilmemiş gibi görünen estetik ve doğal bir burun mutlu edecektir. Mutlu ve öz güveni tam olan bir bireyin de iş hayatında başarıya ulaşması tesadüf olmayacaktır” şeklinde konuştu.
İHA