Geç Antik Çağ eseri Baş Melek Mikail Kabartma Heykeli, Roma, Bizans, Osman ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerinin şifa merkezi olan Yalova Termal Kaplıcalarındaki tarihe yaklaşık 1600 yıldır ışık tutuyor.
Yalova’nın Termal ilçesinde bulunan kaplıcalar yüzyıllardır insanlara şifa dağıtmaya devam ediyor. Birçok medeniyetin kullandığı kaplıcalarda bulunan tarihi eserler bölgenin önemini bir kez daha ortaya çıkarıyor. Termal Otel lobisinde koruma altında tutulan Baş Melek Mikail kabartması da bunlardan biri. Kabartma, tarihi kaplıcalardaki en değerli eserlerden biri olma özelliği ile ön plana çıkıyor. Milattan sonra 4. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen kabartma yine bölgede bulunan Baş Melek Mikail Kilisesi’ne ait olduğu tahmin ediliyor. Buluntu yeri bilinmeyen tarihi eserin ilk tespit edildiği yer ise 7 Merdivenler Havuzu olarak biliniyor.
Tarihi eser 1600 yıl sonra Termal’den ayrılacak
İmparatorlar, krallar, sultanlar tarafından da yüzyıllar boyunca şifa merkezi olarak kullanılan kaplıcalardaki tarihe tanıklık eden kabartma, Yalova Müzesi’ne devredileceği öğrenildi. Bunla ilgili çalışmaların sürdürüldüğü bildirildi. O zamana kadar tarihi eser Termal Otel lobisinde sergileniyor.
Kabartmada kaplıcanın efsanesi anlatılıyor
Sağlık Bakanlığı Yalova Termal Kaplıcaları İşletme Müdürü Ümit Gürbüzoğlu, Baş Melek Mikail heykelinin milattan sonra 4-5’inci yüzyıllara ait olduğunu kaydetti. O dönemlerde Baş Melek Mikail’e büyük bir inanç olduğuna vurgu yapan Gürbüzoğlu, “Onun şifa kaynağı olduğu, şifaları dağıttığına dair bir inanç var. O yüzdende bu heykelin burada olduğunu düşünüyoruz. Zaten figürlerine baktığımızda baş meleğin elinde kılıcıyla bir ejderhanın üzerine çıktığını görüyoruz. Buradaki tasvirde yeraltı kaynağı sularını Baş Melek Mikail’in ejderhayı öldürerek insanların şifa kaynağı olarak açtığı yönünde” diye konuştu.
Özellikle tarihi esere Rus turistlerin ilgi gösterdiğini dile getiren Gürbüzoğlu, şöyle konuştu:
“Misafirlerimizin çok ilgisini çekiyor. Özellikle yabancı uyruklu Rusya’dan gelen bunun daha anlamlı olduklarını bildikleri için daha da özellikle bakıyorlar. Daha da ilgileniyorlar. Bu heykeli görünce şaşırıyorlar. Biz sonra şunu anlatıyoruz burası 4 döneme Roma, Bizans, Osmanlı ve cumhuriyet dönemlerine ait olan bir tesis. Biz bunların hepsini bütünleşik olarak halkımızın, insanlarımızın görseline sunuyoruz. Onu gördükleri zaman onun değerini daha iyi anlıyorlar”.