BUSKİ Genel Müdürlüğü ev sahipliğinde Dobruca İçme Suyu Arıtma Tesisi’nde bir araya gelen Nilüfer, Yıldırım ve Osmangazi ilçelerine bağlı en çok şikayet alınan mahallelerin muhtarları, suyun ilk çıkış noktasından musluktan akan sürecine uzanan ‘Suyun Hikayesi’ni, BUSKİ Genel Müdürü İsmail Hakkı Çetinavcı’dan dinledi. Tanıtım programında kuruluşundan bugüne dek BUSKİ’nin gerçekleştirdiği çalışmalar hakkında bilgilendirme de yapıldı. 30 Mart 2014’deki yerel seçimlerle birlikte yürürlüğe giren Bütünşehir Yasası kapsamında Bursa’nın tamamının Büyükşehir sınırlarına dahil olduğunu belirten BUSKİ Genel Müdürü İsmail Hakkı Çetinavcı, sorumluluk ve görev alanlarının buna bağlı olarak bütün Bursa’yı kapsar hale geldiğini belirtti.

Titiz denetim

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin vizyonuyla, Bursa’nın geleceğine damgasını vurmaya aday büyük yatırımlara imza attıklarını anlatan Çetinavcı, “Bursa, kullanım sırasına göre içme suyunu Nilüfer Çayı üzerinde kurulu Doğancı ve Nilüfer barajları, Uludağ yamaçlarındaki pınar kaynakları ve Bursa ovasındaki yeraltı kuyu sularından olmak üzere üç kaynaktan temin ediyor. Bursa Ovası yeraltı suyu rezervimiz yıllık 210 milyon metreküp, tahsis edilen miktar yıllık 55 milyon metreküp, kurulu gücümüz 55 milyon metreküp olup kuyu adedimiz 120’dir. Dobruca İçmesuyu Arıtma Tesisi çıkışından şehre verilen su, güvenle ve sağlıklı bir şekilde tüketilebilmesi için sürekli olarak belirli periyotlarda biyolojik, kimyasal ve fiziksel analizlere tabi tutuluyor. İçmesuyu arıtma tesisinde 24 saat boyunca laboratuvarlardaki numune musluklarından alınan su 2’şer saatlik, günlük ve haftalık periyotlarla yapılan kimyasal ve mikrobiyolojik analizlerle incelenmekte ve denetim altında tutuluyor” dedi.

Çetinavcı, bununla birlikte içme suyu şebekesinin uç noktalarında içme suyu şebekesinden her iş günü 50 adet numune alınarak bakteriyolojik analizler yapıldığını da söyleyerek, “Yine her iş günü içme suyu şebekesinde 100 ayrı noktada serbest klor miktarı ölçülerek dezenfeksiyon sistemimiz kontrol edilmektedir. Ayrıca, şehrimizin tüm su kaynaklarından, 3 ayda bir kimyasal analizler, 6 ayda bir ağır metal analizleri, yılda 1 kez radyoaktivite analizleri yapılmakta olup dezenfeksiyon sistemimizin sürekliliği sağlanmaktadır. Ayrıca bu tür analizleri İl Sağlık Müdürlüğü, kurumumuzdan bağımsız olarak aynı parametrelerle denetlemektedir” diye konuştu.

“Suyumuz içilebilir standartlarda”

İçme suyunun, “İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik” ile Avrupa Birliği (AB) Standardı, WHO (Dünya Sağlık Örgütü) Standardı ve TS 266 Standardı’na uygun olduğunu ifade eden Çetinavcı, çeşmeden akan suyun gönül rahatlığıyla içilebildiği şehirlerin başında Bursa’nın geldiğine dikkat çekti. Kuruluşlarından bugüne geçen süreçte içme suyu, kanalizasyon, yağmur suyu imalatı anlamında birçok proje gerçekleştirdiklerine değinen Çetinavcı, içmesuyu rehabilitasyonu ve yeni şebeke çalışmaları neticesinde, sudaki kayıp kaçak oranının Bursa’nın merkez ilçelerinde Avrupa standartları değeri olan yüzde 22,01’lere kadar düştüğüne işaret etti.

Bursa’daki yağmur suyu ve atık su giderlerini yüzde 100 oranında birbirinden ayrıştırdıklarına değinen Çetinavcı, bunun neticesinde kanal sularının dereleri kirletmesinin önüne geçtiklerine işaret etti. Bursa merkezdeki derelerin tamamına yakınının ıslah çalışmalarını tamamladıklarını ifade eden Çetinavcı, bugüne dek 8232 kilometrelik içme suyu, 4480 kilometrelik kanalizasyon hattı, 1528 kilometrelik yağmur suyu hattı ve 70 kilometrelik de dere ıslahı gerçekleştirdiklerini söyledi.

“Amacımız kesintisiz içme suyu sağlamak”

Bursa’nın içme suyu temininde sırasıyla barajlar, pınar kaynakları ve yer altı kuyu sularından faydalanıldığını belirten Çetinavcı, “Kuraklık, işletme, bakım onarım gibi olağan dışı dönemlerde yer altı kuyu sularına başvurmaktayız. Bu tedbir amaçlı geleceği düşünerek yaptığımız bir uygulamadır. Zaruri sebeplerden kaynaklı olup geçici bir durumdur” dedi.

Yeraltı kuyu sularının baraj suyuna göre kireç oranının yüksek olduğunu belirten Çetinavcı, kimyasal, biyolojik ve bakteriyolojik olarak bütün testlerden geçirildiğini insan sağlığı açısından hiçbir tehlike taşımadığını ifade ederek, Doğancı barajındaki bakım onarım çalışmaları tamamlandığında, yeraltı sularına başvurulan mahallelerde yeniden Doğancı ve Nilüfer barajlarından içmesuyu temini sağlanacağına işaret etti.

“Bursa susuz kalmayacak”

Doğancı Barajı’ndaki bakım ve onarım çalışmalarının kesintisiz, sağlıklı içmesuyu temininin sağlanmasında gerekli olan teknik altyapının sorunsuz bir şekilde oluşturulduğunu vurgulayan Çetinavcı, “DSİ 1. Bölge Müdürlüğü ile koordineli olarak sürdürdüğümüz bakım onarım çalışmaları boyunca Bursa susuz kalmayacak. Bursa’ya su, Doğancı Barajı’ndaki su alma yapısından veriliyordu. Daha üst kotta yeni bir su alma yapısı daha açılarak Bursa´ya su buradan verilecek. Bu esnada eski su alma yapısı tamir edilerek eski borular yenileri ile değiştirilecek. Bakım onarım çalışmaları bittiğinde Doğancı 2 su alma yapısına kavuşacak. Bakım onarım çalışmaları boyunca şehre su yeni yapılan su alma yapısı aracılığıyla verilerek, Bursa’da su sorunu yaşanmasının önüne geçilecek” şeklinde konuştu.

Çalışmanın Aralık ayı sonuna kadar devam edeceğini öngören Çetinavcı, yaz ayları olması nedeni ile yağış ihtimalinin de aza ineceği düşünülerek, çalışma süresince vatandaşları su tüketimi konusunda, azami dikkat göstermeye ve tasarruflu olmaya davet etti.

Mahalle muhtarları, bilgilendirme nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ve BUSKİ Genel Müdürü İsmail Hakkı Çetinavcı’ya teşekkür etti. Toplantıda; BUSKİ Genel Müdür Yardımcıları Talat Özen, Adem Vural ile daire başkanları ve şube müdürleri de hazır bulundu.