Özel ekiple cinayetlerin sır perdeleri kalkıyor

26 Aralık 2016 Pazartesi 14:03
Özel ekiple cinayetlerin sır perdeleri kalkıyor
Adana Emniyet Müdürlüğü, kurduğu özel ekiple faili meçhul cinayetleri bir bir aydınlatıyor.
Asayiş Şube Müdürlüğü koordinesinde kurulan özel ekipteki cinayet dedektiflerinin ilk icraatı, 24 Nisan 2013 tarihinde Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesindeki evinden otomobil satın almak üzere çıktıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Mehmet Emin Salmaş'ın cinayete kurban gittiğini ortaya çıkarması oldu.
Salmaş'ın o tarihte Adana'ya geldiğini belirleyerek inceleme yapan polis, kayıp şahsın izine rastlayamadı. Kurulan özel ekip, yaptığı çalışmada Salmaş'ın gay sitelerine girdiğini, buradan yapılan takip sonucunda da Seyhan ilçesi Kavaklı Mahallesi’nde Abdurrahman Y.'nin yanına geldiğini belirledi. Gözaltına alınan Abdurrahman Y.'nin ifadeleri doğrultusunda polis kanalizasyonda yaptığı aramada, Salmaş'ın kafası kesilmiş cesedini buldu. Zanlı Abdurrahman Y. ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.



Katil, robot resim yaşlandırılarak bulundu
Cinayet dedektifleri yıllar önce işlenmiş ancak çözülmemiş olayların dosyasını da tozlu raflardan indirip çözdü. Bu olaylardan biri 1 Mart 2001 tarihinde Seyhan ilçesi, Onur Mahallesi'nde Mehmet Canpolat (58) ile eşi Döne Canpolat'ın (50) boğazları kesilerek öldürülmüş halde bulunması olayı oldu. 
Özel ekip dosyayı tam 13 yıl sonra 2014'te incelediğinde Kadir Yavuz (68) isimli bir görgü tanığının olduğunu ve robot resim çizdirildiğini belirledi. Polis hemen, Yavuz'a ulaşıp görüşmek istedi ancak Yavuz olaydan sonra hayatını kaybettiği için görüşülemedi. Bunun üzerine araştırmayı derinleştiren polis, Yavuz'un ifadesini okuyup buradan yola çıkmayı denedi. Öldürülen kişinin yakınları ile mahalledeki komşularını gezen ekipler robot resmini göstererek ipuçları elde etmeye çalıştı. Yaklaşık iki ay aramalarını sürdüren ekipler sonunda hedefe yaklaştı. Robot resmin öldürülen Canpolat çiftinin komşusu olan yaşlı bir kadının yeğeni Mehmet B.'ye (46) ait olabileceği üzerinde yoğunlaşıldı. Otomobil tamirciliği yapan Mehmet B., ekipler tarafından gözaltına alındı. Ancak aradan 13 yıl geçtiği için çizilen robot resimdeki şahıs daha gençti. Bu nedenle teknoloji kullanılarak robot resim yaşlandırıldı. Resim yaşlandırılınca Mehmet B.'ye daha çok benzedi. Katil zanlısı ise yaşlı çifti kendisinin öldürmediğini söyledi. Bunun üzerine polis dosyadan o dönem evden ve bıçaktan alınan parmak izlerini çıkarıp Mehmet B.'nin parmak izi ile eşleştirince bıçak ve evde Mehmet B.'nin parmak izi çıktı. Bunun üzerine Mehmet B., “Kasten adam öldürmek ve nitelikli yağma suçundan” adliyeye sevk edildi. Şüpheli tutuklanarak cezaevine götürüldü.



Katili 11 yıl sonra şivesi ele verdi
Ekibin çözdüğü ikinci faili meçhul olay ise 17 Kasım 2004'te Dr. Mithat Özsan Bulvarı Atlı Spor Kulübü civarı çamlık alanda, Dur Hasan Kırım (60) isimli taksicinin öldürülmesi olayı oldu. Dosya tekrar incelendiğinde, olay anında maktule ait cep telefonunun olay sonrası İnönü Caddesi SGK İl Müdürlüğü önündeki seyyar cep telefoncuya satıldığını ancak telefonu alan kişiyi telefon satıcısının tanımadığı, Karadeniz şivesiyle konuştuğu öğrenildi. Bu bilgi üzerine 2004 yılında üniversite kayıtları ve 6. Kolordu Komutanlığı'nda askerlik yapan şahıslar üzerinde araştırma yapıldı. Binlerce üniversite kayıtları ve 6. Kolordu Komutanlığı'na gelen Karadenizli askerler incelendi. Polis daha sonra cinayetin bir asker tarafından işlenebileceğini düşünerek çalışmasını kışlaya kaydırdı. 17 Kasım'da çarşı iznine çıkan askerlerin listesinde Ahmet Y.'nin (34) Rize'nin Ardeşen ilçesi nüfusuna kayıtlı olduğunu, o gün çarşıya çıktığı ve belirtilen zamanda birliğine geri dönmediği belirlendi. Polis bunun üzerine cinayeti Ahmet Y.'nin işleme olasılığının yüksek olduğunu belirledi. Polis, şahsın o tarihlerde 6. Kolordu Komutanlığı olan ancak şimdi 39. Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı'nda usta birliğini yaparken çarşı iznine çıktığını, Dur Hasan Kırım'ın taksisine bindiğini, ormanlık alana geldikleri sırada taksicinin parasını ve cep telefonunu gasp ederek 17 yerinden bıçaklayıp öldürdüğünü, daha sonra da delilleri yok edip, cep telefonunu da saklayarak birliğine döndüğünü, başka bir çarşı izninde ise telefonu sakladığı yerden alıp İnönü Caddesi'nde sattığını tespit etti. Gözaltına alınan ve cinayeti itiraf eden Ahmet Y. tutuklandı.

Aynı ekip Gizem Akdeniz cinayetini çözmüştü
Aynı ekip 2014 yılında kaybolan 6 yaşındaki Gizem Akdeniz isimli kız çocuğunun öldürülmesini de olaydan 24 saat geçmeden mahallede yapılan çalışma sonrasında ortaya çıkarmıştı. Polis, olay günü Gizem'in bir bakkaldan kola aldığını belirlemiş, bakkalın da Gizem'in kolayı Süleyman Akdeniz'e aldığını söylemesi üzerine katilin kimliği belirlenmişti. Yapılan güvenlik kamerası incelemelerinde de bir petrol istasyonunda katil zanlısı Akdeniz ile öldürdüğü küçük kız birlikte görülmüştü.

Şato cinayeti silahtaki terden çözüldü
Bir diğer faili meçhul cinayet ise kale gibi korunan şatoda meydana geldi. Her tarafı güvenlik kamerasıyla donatılmış, etrafı 2 metre duvarlarla çevrili 3 evin bulunduğu akrabaların yaşadığı sitede Mazlum Demir (19), Kalaşnikof silah ile vurularak öldürüldü. Bunun üzerine polis ev etrafında geniş bir çalışma yaptı. Yapılan çalışmada evin bahçesinin dışında bir uzun namlulu silah bulundu. Bu uzun namlulu silah incelemeye alındı. Yapılan incelemede silahın kayışında ter örneğine rastlandı. Polis hemen olaydan sonra cinayetin aile içerisinden olabileceğini düşünerek bütün aile fertlerinden kan örnekleri aldı. Örnekler kriminal laboratuvara gönderildi. Gönderilen kan örneği ile kayış üzerindeki terin öldürülen kişinin amcası Hasan Demir'in DNA'sıyla aynı olduğu ortaya çıktı. Bu sayede polis katil zanlısının amca olduğunu belirledi.

Büyüteçle katile ulaşıldı
Seyhan ilçesi Yenibaraj Mahallesi'nde 9 Kasım 2014 tarihinde meydana gelen olayda, Bilal Ayyıldız'ı (23) sevgilisi Asuman K.'nin oğlu S.A. (14) bıçaklayıp öldürdü. Olaydan sonra anne ve oğlu kaçtı. Bölgedeki kamera kayıtlarını inceleyen ekip, zanlıların kaçtığı otomobili tespit etti. Ancak karanlık olduğu için otomobilin plakası okunamadı. Bu nedenle polis güvenlik kamerası görüntülerini büyüteçle inceledi. Bunun sonucunda polis otomobilin plakasını belirleyip zanlıları da Ankara'da yakaladı.

10 yıl önce kaybolan sevgililerin sırrı çözüldü
Çağ Üniversitesi öğrencisi Gülşen Y. (27) Çukurova ilçesi Güzelyalı Mahallesi, Süleyman Demirel Bulvarı'nda kuaförlük yapan Oğuzhan Ekinci (23) ile iş yerinde tanışıp evlenmeye karar verdi. Ancak aile kızlarının evlenmesine izin vermedi. Cengiz Y., Bülent Y. ve Mehmet Ali Y. kız kardeşlerine kuaförle görüşmemesi için baskı yaptı. Kardeşler genç kızı, kuaförü öldürmekle tehdit edip ondan uzaklaşmasını sağladı. Ancak Gülşen Y. ve Oğuzhan Ekinci'yi bir daha kimse görmedi. Genç adamın annesinin 1 yıl sonra kayıp başvurusu yapmasına rağmen olay çözülemedi. 
2016'da jandarma mıntıkalarının bazılarının polise geçmesiyle dosya polise gelince cinayet dedektifleri dosyayı incelemeye aldı. Yapılan inceleme sonucunda şahsın en son Y. ailesinden gençlerle görüştüğünü belirledi. Onlarla yapılan görüşmede bir sonuca varılmadı. Ancak polis 10 yıl önce Y. ailesi dışında lokantaya gelen başka bir kişiyi daha tespit etti. Onunla yapılan görüşmede vicdan azabı çeken zanlı polise her şeyi anlattı. Polis buradan yola çıkarak Oğuzhan Ekinci'nin gömülü olduğu yeri bulmak için de çalışma başlattı. Ayrıca polis hemen Cengiz Y., Bülent Y., Muhammet Ali Y. kardeşler ve anne Emine Y. ile olaya karıştığı ileri sürülen Bülent A., Hüseyin Y., Muhammet U., Mustafa E., Haluk K., Kemal D., Arif D., Nihat T., Mehmet E. ve Cengiz E.'yi gözaltına almak için harekete geçti. Polis 11 kişiyi gözaltına alırken, ağabey Cengiz Y. ile Bülent Y.'nin başka bir suçtan cezaevinde olduğu belirlendi. 
Oğuzhan Ekici'nin cesedi Mersin'in Silifke ilçesinde yapılan kazı sonucunda bulundu.
Zanlılardan Mustafa E., Hüseyin Y., Kemal D., Haluk K., Muhammet U., Bülent A., Muhammet Ali Y. tutuklanırken, Arif D., Nihat T., Mehmet E, ve Emine Y. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

10 yıllık sırrı cinayet dedektifleri çözdü
Özel ekip, 29 Eylül 2006 tarihinde Tarsus-Adana-Gaziantep (TAG) otoyolunun Kürkçüler Mahallesi Cihadiye Köprüsü'nde yakılarak öldürülmüş kadının kim olduğunu ve kim tarafından öldürüldüğünü ortaya çıkarmak için çalışma başlattı. Özel ekip önce yakılarak öldürülen kadının kimliğini belirlemek için çalışma başlattı. Kayıp Büro Amirliği ile irtibata geçen faili meçhul ekibi, kayıp başvurusu yapan ailelerin getirdiği fotoğraflarla yakılarak öldürülen kadının fotoğraflarını karşılaştırmaya başladı. Polis burada yaş aralığına, fotoğraftaki benzerliğe dikkat ederek çalışma yaptı. Çalışmalar sonucunda yakılarak öldürülen cesedin Hatun F. (22) isimli genç kadına ait olabileceği üzerinde duruldu. Polis, genç kadının annesi Kerziban A.'yı çağırdı. Ancak anne, "Bu benim kızım değil ona hiç benzemiyor" dedi. Polis fotoğraf ve ceset üzerinde yaptığı teknik incelemede kayıp başvuruları yapılan kadınlardan cesedin en çok Hatun F.'ye benzediği yönünde ısrar etti. Bu nedenle genç kadının cesedinden ve annesinden alınan DNA örneği adli tıpa kurumuna gönderildi. Bir süre sonra adli tıp DNA örneklerinin eşleştiği, yakılarak öldürülen kişinin Hatun F. olduğu belirlendi. Aile ise bu sonuç ile yıkıldı.
Cenazenin kime ait olduğunu belirleyen ekipler genç kadını öldüren katili bulmak için çalışmalarını hızlandırdı. Olaydan önce eşinden boşanan ve daha sonra Ö.F. ile birlikte sevgili hayatı yaşayan genç kadının, erkeklere pazarlandığı belirlendi. Ekipler Hatun F.’nin cinayete kurban gitmeden önce telefonda kimlerle görüştüğünün listesini çıkardı. Hatun F.’nin cinayetin olduğu gün Murat K. (36) ile birkaç görüşme yaptığı ortaya çıktı. Ekipler hırsızlık suçundan 7 yıl hapis cezası alan ve yarı açık cezaevinde yatan Murat K.'nin genç kadınla birlikte olamadığı için öldürdüğünü belirledi.

Polis 112'deki ses kaydından cinayeti çözdü
Pozantı'nın Akçatekir Mahallesi'nde Pozantı'da inşaat malzemesi satan Mesut Kar (33), 18 Mayıs 2016 tarihinde saat 20.00 sıralarında Akçatekir'de Sezai A.'dan 20 bin lira alacağını tahsil etmek için evden çıktı. Ancak gece yarısı olmasına rağmen Kar bir türlü evine dönmeyince, ailesi onu telefonla aradı. Aile Kar'a ulaşamayınca sabah polise kayıp başvurusunda bulundu. Pozantı İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polisler Kar'ı bulamadı. Bunun üzerine olayı Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri devraldı. Adana polisi özel bir ekip oluşturarak Pozantı ilçesi ve Kar'ın telefonundan en son sinyal gelen Akçatekir Mahallesi'nde araştırmaları yoğunlaştırdı. Polis, araştırma yaparken önce Kar'ın yakın arkadaşı olan ve 20 bin lira borcu bulunan Sezai A.'yı alıp ifadesine başvurdu. Sezai A. polise Mesut Kar'ın yanına geldiğini daha sonra da Adana'ya gitmek üzere yanından ayrıldığını söyledi. Polis, bunun üzerine Sezai A.'yı serbest bıraktı. Bu arada aynı gün sim kartı olmayan telefondan 112'yi arayan bir kişi 155'i bağlatarak, "Ben Mesut Kar. Hakkımda kayıp başvurusu yapmış ailem. Ancak ben kayıp değilim biraz kafamı dinliyorum. Birkaç güne kalmaz döneceğim" diyerek telefonu kapattı. Haber merkezi hemen bu durumu özel ekibe iletti. Özel ekip kayıtları alarak Mesut Kar'ın evine gidip eşine dinletti. Eşi, sesin eşinin sesi olmadığını, sesin en yakın arkadaşı Sezai A.'ya ait olduğunu söyledi. Polis bunun üzerine çevreden güvenlik kamerası çalışması da yaparak Sezai A.'yı tekrar gözaltına aldı. Sezai A. ses kaydının kendisine ait olmadığını ileri sürdü. Ancak polis Mesut Kar'ın eşinin teşhisinin yanı sıra ses kaydını kriminale götürerek inceleme de yaptırdı. Yapılan bu incelemede ses kaydının yüzde 90 Sezai A.'ya ait olduğu belirlendi. Polis, böylece cinayeti çözüp zanlıyı adalete teslim etti.

Canlı yayına çıkınca polise yakalandı
Karataş ilçesinde, evli ve 1 çocuk babası Mehmet Işıkoğlu (28), 21 Ocak 2016'da eşine “Arkadaşımla silah alım-satım işine giriyoruz. Bu işte çok para var, biz de çok para kazanacağız” diyerek evinde bulunan 7 bin 700 liralık birikmiş parasını yanına alıp, 2 saat içerisinde döneceğini söyledi ve evden ayrıldı. Gece saat 23.00 sularında eşini arayan Mehmet Işıkoğlu, belirttiği saatte eve gelmedi. Bir süre bekleyen ailesi, emniyete kayıp başvurusunda bulundu. Işıkoğlu’ndan bir daha haber alınamadı. Mehmet Işıkoğlu’nu arama çalışmaları sürerken, 25 Şubat’ta Karataş ilçesinde çobanlık yapan bir vatandaşa ait köpeklerin toprağı eşelemesi üzerine kumların altından çıkan, 17 yerinden bıçaklanmış cesedin Mehmet Işıkoğlu’na ait olduğu DNA testi sonucunda belirlendi. Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri olayın cinayet olduğu ortaya çıkınca zanlıları bulmak için özel bir ekip kurarak jandarma ile ortak çalışma başlattı. Yapılan çalışmalarda polis önce Işıkoğlu kayıpken ulusal bir kanalda canlı yayına çıkan şahıslar üzerinde durmaya başladı. Ancak yapılan çalışmalarda bu şahıslarla ilgili somut bir delile rastlanmadı. Polis, çalışmayı derinleştirdiğinde bir otomobilden bahsedildiğini öğrendi. Polis bu otomobilin kime ait ve nerede olduğunu araştırmaya başladı. Yapılan araştırmada otomobilin Serhat S.'ye (27) ait olduğu belirlendi. Polis Serhat S.'yi aramaya başladı. Yapılan aramada Serhat S. bulunarak gözaltına alındı. Serhat S.'nin sorguya alınmasıyla birlikte cinayet çözülmeye başlandı. Polis, Mehmet Seyran A.'nın (26) cinayeti işlediğini belirleyerek yakaladı.

Katil damat çıktı
Adana'da Seyhan ilçesine bağlı Karakuyu Mahallesi 92001 Sokak’taki 41 numaralı evde 15 Kasım 2015 tarihinde meydana gelen olayda, geçirdiği beyin kanaması nedeniyle felç olan ve 8 yıldır yatalak yaşayan Selami Çilingir (54), eşi ve çocukları Mersin’in Tarsus ilçesinde bir yakınlarının düğününe gittiği sırada kafasına çekiçle vurularak öldürülmüş halde karısı Nadiye Çilingir (55) tarafından bulundu. Eşinin yardım çığlıklarını duyan köylüler olay yerine geldi. Eve yakın yerde oturan damadı İsmail Çilingir de (36) sesi duyarak eve gelip kayınbabasını kucaklayarak gelen ambulansa bindirdi. Ancak sağlık görevlileri şahsın öldüğünü tespit etti. Bu arada, olayın haber verilmesiyle Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Cinayet Bürosu ekipleri, eve gelerek inceleme başlattı. Cinayet dedektifleri yaptıkları incelemede kapı ve pencerelerde zorlama olmadığını, eve anahtar kullanılarak girildiğini ve ev içinde bulunan kasadaki paranın ve altının alınmadığını tespit etti. Öldürülen Selami Çilingir’in kimseyle bir düşmanlığının bulunmadığını ve maddi durumunun iyi olduğunu öğrenen polis, diğer bilgileri de birleştirince cinayetin miras yüzünden işlenebileceği ihtimali üzerinde yoğunlaşmaya başladı. Olaydan sonra duş alıp kıyafetlerinin yıkanması şüphelerin damat İsmail Çilingir üzerinde yoğunlaşmasına neden oldu. Bu nedenle katil zanlısı ikinci kez gözaltına alındı. 3 gün gözaltında kalan İsmail Çilingir çapraz sorguda suçunu itiraf edince cinayet çözüldü.



Tek bir kadın bacağından cinayet çözüldü
3 Aralık Cumartesi günü Sarıçam ilçesine bağlı Yeşiltepe Mahallesi'ndeki Adana Büyükşehir Belediyesi Katı Atık Arıtma ve Ayrıştırma Tesisinde görevliler, çuval içerisinde üzerinde kot pantolon ve çorap olan kesik kadın bacağı bulunca polise bildirdi. Asayiş Şube Müdürlüğü'ne ait Cinayet Bürosu ekipleri, bulunan bacağın kesilme şekli, bacağın üzerinde kot pantolonu ve ayağında çorap olması nedeniyle olayın cinayet olduğu ve 1-2 gün önce öldürülmüş olabileceği üzerinde yoğunlaştı. Adana Emniyet Müdürü Osman Ak ise özel ekip kurulması ve cinayetin aydınlatılması talimatını verdi. Talimat üzerine kurulan özel ekibin bir bölümü çöp ayrıştırma merkezinde cinayete kurban gittiği tahmin edilen kadının vücudunun diğer uzuvlarını ararken diğer ekip ise kesik bacağın bulunduğu bölgede koku ve molekül köpeği ‘Avalanj’la birlikte arama yaptı. İlçe ve il merkezinden atık madde taşıyan kamyonların güzergahını belirleyen polis yaklaşık 30 mahallede bulunan 500 çöp konteynerinin güzergahındaki 25 ila 30 yaş arasındaki ‘kayıp kadın’ başvurularını da araştırmaya başladı. O yaş aralığında kayıp başvurusu bulamayan ekipler, ölen kişinin kimsesiz veya yalnız yaşayan birisi olduğu kanaatine vardı. Çöp araçlarından geriye dönük takipten olay yeri tespit edildi Polis, 30 mahallede 500 çöp konteynerinin araştırılması ve güvenlik kamerası incelemesinde kesik bacağın Sucuzade Mahallesi’nden çöp aracına konulduğunu belirledi. Bunun üzerine polis Sucuzade Mahallesi'nde 25 ila 30 yaşında tek başına yaşayan ve son zamanlarda kaybolan bir kadın olup olmadığını araştırmaya başladı. Yapılan araştırmalarda Kasaplar Çarşısı'ndaki bir pansiyonda yalnız yaşayan ancak bir haftadır kendisinden haber alınamayan Songül Erçil (27) ismine ulaştı. Güvenlik kameralarını incelemeye alan polis, genç kadının en son 30071 Sokak’ta göründüğünü tespit etti. Bu sokağa yoğunlaşan cinayet masası ekipleri, kahvede çırak olarak çalışan F.K.'nin (37) Erçil’in kaybolmasının hemen ardından Uşak’a gittiğini belirledi. F.K.'yi takibe alan ekipler, şüpheliyi Adana’ya geri döndüğünde kahvehanede gözaltına aldı. Bir tek kadın bacağından yola çıkan polis katile ulaşıp tutuklanmasını sağladı. 
Polis bu çözülen cinayetlerin yanı sıra, kanlı terlikten, kurşunun geldiği açıyı matematiksel olarak hesaplayarak da cinayet olaylarını aydınlattı.

İHA

banner119
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner56

banner108