Her geçen gün meme kanseri hastalarının sayısının arttığını, erken teşhis konulmadığında hastalığın vücuda yayıldığını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. İlhami Beyaztaş, meme kanserinde erken teşhisin önemine değindi. Memede iki tür hastalık olduğunu kaydeden Dr. Beyaztaş, “Bir bölümü iyi huylu dediğimiz kitleler şeklinde olan, diğer bölümü de kötü huylu dediğimiz kitleler şeklinde olan meme hastalıkları var. Kadınlarda en çok ölüm nedenlerinden biri olan meme kanserleri toplumumuzda önem arz eden özellikle erken teşhisin çok önemli olan bir hastalıktır. Çünkü erken müdahale hem kanserin yayılmasını hem de kür dediğimiz tedavide başarı şansını çok arttırmaktadır. Meme hastalıklarının erken teşhisinde hastaya çok büyük görev düşmektedir. Çünkü hastayı doktora getiren, ilk tespiti yapan hastanın kendisidir. O yüzden mutlaka bayanlara özellikle her banyodan sonra aynanın karşısına geçip meme muayenelerini yapmalarını tavsiye ediyoruz” diye konuştu.
"Meme muayenesinde dikkat edilmesi gerekenler"
Kadınların meme muayenesinde dikkat etmeleri gereken hususları anlatan Dr. Beyaztaş, “Öncelikle her iki memede asimetri dediğimiz memenin birinde küçülme ya da meme ucunda bulgular saptanması, aynı zamanda elle muayenede sert yapıların ele gelmesi hastanın hekime başvurmasını gerektirir. Biz bu şekilde başvuran hastaya öncelikle meme muayenemizi kendimiz yapıp, ardından ultrason dediğimiz görüntüleme yöntemlerinden faydalanıyoruz. Şüpheli kitle saplandığı zaman ultrasonda kesinleştirilmesi gerekmekte. Her zaman meme kitleri aksi ispat edilene kadar kabul edilir. Bu yüzden de bunun kötü huylu olup olmadığının mutlaka araştırılması gerekir. Kötü huylu meme hastalıklarında korunma önemlidir“ şeklinde konuştu.
“Genetik faktörler meme kanserinde ön plana çıkmaktadır”
Genetik faktörlerin hastalığa yakalanmada ön plana çıktığına dikkat çeken Op. Dr. Beyaztaş, “Sigara, beslenme alışkanlıkları, kötü beslenme şartları, çevresel faktörler, bunların da meme kanseri oluşumuna etkileri var. Genetik faktörler meme kanserinde ön plana çıkmaktadır. Anne ve teyzesinde, birinci derece akrabalarında meme kanseri olanların mutlaka kontrolden geçmeleri, 40 yaşından sonra da mutlaka mamografi yaptırmaları, ultrasona girmeleri ve yakın takibe alınması gerekiyor“ dedi.
“Koltuk altındaki kitle meme kanserinin habercisi”
Op. Dr. Beyaztaş, koltuk altında oluşan kitlelerin meme kanserinin habercisi olduğunu belirterek, “Meme hastalıklarında bir diğer durum ise koltuk altı bezleri. Memedeki bütün hastalıklı yapılar koltuk altı beziyle çok ilişkisi vardır. Meme hastalıkları birinci dereceden koltuk altına yayılır. Koltuk altındaki kitle meme kanserinin habercidir. Hastaların koltuk altlarını mutlaka kontrol edip muayene ettirmesi gerekiyor. Meme hastalıklarından toplum olarak korkmamamız lazım. Yeter ki zamanında erken teşhis ve tanıma yöntemlerini yapıp, ihmale yer vermemeliyiz” diye konuştu.
İHA