Çorum’da, Milli Eğitim Bakanlığı oluruyla Merkez Öğretmenevi müdür yardımcılığına atanan öğretmen, 26 ay boyunca göreve başlatılmadı. Konuyu yargıya taşıyan öğretmen, davayı kazanıp göreve başladığı gün tekrar görevden alındı.
Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından göreve başlatılmayan öğretmen Abdullah Güdek konu yargıya taşındı. 2021 yılı Eylül ayında kararnamenin iptal edilmesi üzerine açılan dava sonucu 3 Şubat 2022 tarihinde yürütmeyi durdurma kararı çıktı. 15 Mart 2022 tarihinde düzenlenen kararname ile görevine başlayan Abdullah Güdek, bir gün sonra yeniden bir mahkeme kararı ile kararnamenin iptal edilmesi üzerine görevden alındı.
Türk Eğitim Sen Çorum Şube Başkanı Selim Aydın, basın toplantısı düzenleyerek yaşanan sürece tepki gösterdi.
Şube Başkan Yardımcısı Abdullah Güdek’in 18 Temmuz’da Merkez öğretmenevine bakanlık oluruyla müdür yardımcısı olarak atandığını açıklayan Aydın, “Kararnamenin ilimize ulaşmasının üzerinden 26 ay zaman geçmiş ve ilimiz yetkilileri tarafından görevine başlatılmamıştır. Kararnamenin tarafımıza tebliğ edilip, göreve başlamamız gerçekleşmediği için Türk Eğitim-Sen olarak sürece olan müdahalemiz hızlanmıştır. Birilerinin müdahalesi ile kararnamemiz bakanlık tarafından 02 Eylül 2021 tarihinde iptal edildi. Bunun üzerine 27 Aralık 2021 tarihi itibariyle yargı süreci başlamış ve 3 Şubat’ta 2022 tarihinde yürütmeyi durdurma kararı çıkmıştır. 15 Mart 2022 tarihinde düzenlenen kararname ile Abdullah Güdek görevine başlamıştır. 16 Mart 2022 itibariyle ise yeniden bir mahkeme kararı ile kararnamemiz iptal edilmiştir. Yaşanan süreç tamamıyla akıl dışı ve hukuksuzcadır. İzah edilebilir hiçbir tarafı yoktur” dedi.
Türk Eğitim-Sen olarak Öğretmenevi müdür yardımcılığı ile ilgili her türlü gelişmeyi yakinen takip ettiklerini belirten Aydın, “Şimdiye kadar nasıl ki doğru gördüğümüz uygulamaları takdir ettiysek, yanlış olanı da söylemekten imtina etmedik, etmeyeceğiz ve de hukuki mücadelemize devam edeceğiz. Israrla söylediğimiz gibi mücadele edenler her zaman kazanamazlar lakin kazananlar her daim mücadele edenlerdir” ifadelerini kullandı.
Türk devletinin tepe noktasında oluşan milli birlik ve beraberlik anlayışını, Cumhur İttifakı’nın gayret ve çabalarını hala daha belirli mahfillerce sindirilemediğini dile getiren Aydın, şunları kaydetti:
“Kamuda çalışma barışını, adalet inancını bozmaya yönelik bu hareketleri masumane bulmadığımızı, Cumhur İttifakı gibi değerlerin, işte bu zihniyet ve ekipler tarafından sabote edildiğini düşünmekteyiz. Başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere toplum kanaatine yön veren aklıselim herkes, her fırsatta ihtiyacımız olan birlik ve beraberlik ruhunun önemine vurgu yapıyorken, milletimizin, devletimizin etrafında birlik ve beraberlik ruhu içerisinde sarmaş dolaş olmuş iken, hala ’aynı tas aynı hamam’la eğitim çalışanlarını ayrıştıran, kutuplaştıran, ötekileştiren anlayışa sessiz kalmamız mümkün değildir. Eğitim camiası bu ayrımcılığı ve ötekileştirmeyi artık kaldıramayacaktır. Çocuklarımızın geleceğini inşa eden eğitim hayatımız, birilerinin pis koltuk iştahının tatmin aracı değildir. Hiç kimsenin, eğitim camiasına bu utancı yaşatmaya hakkı yoktur. Bu duruma müdahale etmesi gerekenlerin de suskun kalmaya hakkı yoktur.”