Abdi İbrahim Otsuka'dan 10 Mayıs Polikistik Böbrek Hastalığı Günü dolayısıyla yapılan açıklamaya göre, kalıtımsal bir hastalık olan polikistik böbrek hastalığının görülme sıklığı bölgelere göre değişkenlik gösterirken, hastalık her iki cinsiyette aynı oranda görülüyor.
Polikistik böbrek hastalığının kliniği sessiz seyrettiğinden dolayı hastaların büyük çoğunluğu son dönem böbrek yetmezliğiyle doktora başvuruyor. Bu hastaların büyük bir çoğunluğunun diğer aile bireylerinde de polikistik böbrek hastalığına bağlı diyalize girme öyküsü bulunuyor.
Eşlerden birinde polikistik böbrek hastalığı varsa kız veya erkek çocukta hastalığın görülme olasılığı da yarı yarıya oluyor. Diyaliz ya da böbrek nakli gereken hastaların yüzde 5 ila 10'unu polikistik böbrek hastaları oluşturuyor.
Polikistik böbrek hastalığı olan hastaların bazılarında hiçbir şikayet ve bulgu olmayabiliyor. Hatta bazı hastalarda hastalık yaşam boyu fark edilmeyebiliyor. Bazı hastalarda ise çeşitli şikayet ve bulgular ortaya çıkabiliyor.
Hastaların yaşı ilerledikçe şikayet ve bulguların ortaya çıkma riski artıyor. Bunlar arasında en sık görülenler böğür ağrısı, kanlı idrar yapma, idrar yolu infeksiyonu bulguları, böbrek taşı oluşumu ve yüksek tansiyon.
Hastalarda uzun yıllar içinde böbrek fonksiyonlarında giderek bir azalma görülebiliyor. Yüksek tansiyonu olan hastalarda hem böbrek yetersizliği gelişimi daha hızlı, hem de kalp ve damar sorunları daha sık olduğundan dolayı bu hastalarda kan basıncının düşürülmesine büyük önem verilmesi gerekiyor.
Kistlerin büyüme hızını yüzde 50 azaltan tedavi seçeneği
Polikistik böbrek hastalığında böbrek harici organ tutulumları da görülebiliyor. Karaciğer ve pankreasta kist oluşumları, kalp kapakçığı kusurları, beyin damarlarında anevrizma adı verilen genişleme ile seyreden ölümcül olabilen durumlar olabiliyor.
Hastalıkta tanı koymak için ultrasonografi, tomografi ve MR gibi görüntüleme yöntemleri kullanılıyor. Ayrıca kan örneği alınarak gen analiziyle polikistik böbrek hastalığı gelişme olasılığını görmek mümkün.
Hastalarda uzun yıllar içinde böbrek fonksiyonlarında giderek bir azalma görülebiliyor. Yüksek tansiyonu olan hastalarda hem böbrek yetersizliği gelişimi daha hızlı oluyor, hem de kalp ve damar sorunları daha sık yaşanıyor. Bu nedenle, bu hastalarda kan basıncının düşürülmesine büyük önem verilmesi önem taşıyor.
Yüksek tansiyonu olanlarda böbrek yetersizliği gelişmesi riski daha fazla olduğu için, yüksek tansiyonun tedavisi büyük önem arz ediyor.
Ayrıca sigara içen böbrek hastalarında böbrek yetersizliği daha kolay geliştiğinden dolayı hastaların kesinlikle sigara içmemesi gerekiyor. Polikistik böbrek hastalığında idrar yolu infeksiyonu gelişme riski ve taş oluşma riski normal bireylere göre daha yüksek. Bu riski azaltmak amacıyla hastaların günlük sıvı alımını artırmaları öneriliyor.
Polikistik böbrek hastalığında kistlerin büyümesini geciktiren çeşitli ilaçlar ile ilgili çalışmalar sürüyor. Kistlerin büyüme hızını yüzde 50 azaltan ve böbrek yetersizliğinin ilerlemesini belirgin olarak yavaşlattığı ispatlanan, şu anda Japonya, Kanada ve Avrupa Birliği'ne bağlı ülkelerde onaylanmış tedavi seçeneği, Türkiye'de de gelecek aylarda kullanılmaya başlanacak.