Bakan Nabi Avcı, Eskişehir’deki bir kafede gazetecilerle bir araya geldi. Burada konuşan Avcı, 16 Nisan’da yapılacak referandumun, halk desteğinin, istikrarın, bu zeminin muhafaza edilip edilmeyeceği meselesi olduğunu kaydetti. Avcı, “Onun için buradan yüklenmeye çalışıyorlar. Yani içerideki muhalefet partilerinin birtakım gerekçelerle referanduma hayır demelerini kastetmiyorum. Bunlar ayrı şeyler ama resmin bütününe baktığımız zaman hayırcıların asıl nedeni yani dünyadaki hayırcıların da asıl nedeni, çünkü artık hayır Türkiye’nin meselesi olmaktan çıktı adam Avrupa da hayır demeye başladı. Oradan bağırtmaya başladılar. Hollanda’daki olaylar da bununla alakalı, Suriye’deki olaylar da bununla bağlantılı. Bunu da millet, bu kadar ayrıntılı kavramsallaştırarak olmasa da biliyor, fark ediyor. Benim gördüğüm bu. Dolayısıyla bu herhangi bir referandum, herhangi bir seçim olmaktan çıktı. Türkiye’nin istikrarının, istiklalinin ve istikbalinin muhafazası için yapılacak bir oylama. Hepimiz de oyumuzu ona göre kullanacağız” dedi.
“16 Nisan’da milletçe onların nerede durmaları gerektiğini göstermiş olacağız”
Bir gazetecinin, “Dış ülkeler, Türkiye’deki muhalefet partilerini yetersiz buldukları için mi birtakım şeylere kalkışıyorlar” sorusuna Bakan Avcı, “Dışarıdaki hayır cephesi, sadece Avrupa’da değil, Kandil’le FETÖ, FETÖ’yle Hollanda’nın ırkçısı, Almanya’nın şoveni bir noktada buluşuyorsa burada bir şey var demektir. Yani bu kadar insan Türkiye’nin hayrına bir araya gelmez. Bugüne kadar da gelmemiştir. Ama bence Hakkı Beyin sorduğu, ‘Yetersiz mi buluyorlar, onlar da oradan böyle ayrıca bir şeye kalkışıyorlar?’ Kendi yetersizliklerinin sonucu bence bu. Çünkü bugüne kadar kullanabilecekleri bütün enstrümanları aşağı yukarı tükettiler. Görünür görünmez, bilinir bilinmez ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Açıkta da yaptılar kapalı kapılar ardında da yaptılar. Olmadı. Şimdi yekten kendileri sahaya çıktılar. Yani sahadaki takımı beğenmeyip kendisi sahaya fırlayan antrenörler gibi. E biz de inşallah 16 Nisan’da milletçe onların nerede durmaları gerektiğini, antrenörünün yerinin, oyuncunun yerinin neresi olduğunu, kalecinin nerede ne yapacağını millet göstermiş olacak inşallah” yanıtını verdi.
FETÖ’nün Hollanda sorumlusu
Avcı, Hollanda’daki olaylara da değinerek, şöyle devam etti:
“Nitekim Rotterdam’daki olaylar sırasında gördünüz. Rotterdam dediğiniz şehrin 5’te 1’i Müslüman. Yani yüzde 20’si Müslüman nüfus. Belediye Başkanı Faslı, Fas’ta doğmuş küçük yaşta Hollanda’ya gelmiş Faslı bir Müslüman. Şimdiki seçimlerin sonucu ne olur bilemiyorum, kim seçilir. Ama yakın zamana kadar Hollanda parlamentosunun başkanı da Müslüman. Böyle bir ülkede böyle şeyler oluyorsa başkalarının parmağını aramakta fayda var. Hep söylüyoruz. Paranoyak olmanız takip edilmediğiniz anlamına gelmez. Ya siz de her yerde FETÖ’yü görüyorsunuz. Değil kardeşim her yerde görüyorsak her yerde kendini gösterdiği için. Adamların Hollanda sorumlusu Rotterdam Belediye Meclisinde üye. Bu paranoya değil ki adam orada yahu. Hem bizim istihbarat bilgilerimizde, hem oradaki kamuoyu bilgilerinde hem de Hollanda istihbaratının bilgilerinde bu adamın FETÖ’nün Hollanda sorumlusu olduğu da biliniyor. Almanya’da da benzer şeyler var. Dolayısıyla bunları söylüyoruz, bunları uyarıyoruz. Bunları da söylememiz lazım. Dikkate alırlar almazlar. Almazlarsa da işte böyle dünyaya rezil olurlar.”
Buluşmada, AK Parti Eskişehir İl Başkanı Dündar Ünlü, Eskişehir milletvekilleri Emine Nur Günay ve Harun Karacan da hazır bulundu.