Deveçatağı köyünde çocukluğundan beri hayvancılıkla iç içe olan 57 yaşındaki Karakuş, 20 yıl önce eşinin geçirdiği rahatsızlık nedeniyle hayvanlarının bakımını üstlendi.
Kırklareli Halk Eğitim Merkezinde geçen yıl açılan "sürü yönetimi elemanı" kursuna katılan Karakuş, aldığı eğitimle mesleğini profesyonel hale getirdi.
Sürünün başına göndereceği paralı çoban bulamadığı için kendisi çobanlık yapan Karakuş, her gün erken saatlerde ağıldaki koyun ve keçileri sağıyor.
Sürüyü türküler eşliğinde eşi ve torunu ile meraya götüren Karakuş, akşam saatlerine kadar sürünün başından ayrılmıyor. Daha sonra dönüş yoluna geçen Karakuş, hayvanları ağıla bıraktıktan sonra ev işlerini yapıyor.
Zor ve meşakkatli hayatın içinde yaşamını sürdüren Karakuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 20 yıldır hayvanlarının peşinde çobanlık yaptığını söyledi.
Ağır iş yükü nedeniyle bir kadının çobanlık yapmasının zor olduğunu anlatan Karakuş, "Eşim bundan 20 yıl önce bir rahatsızlık geçirdi. O yıllarda ben de eşimden öğrendiğim kadarıyla hayvanlara bakmaya başladım. Çocuğum sırtımda, hayvanlar önümüzde meralarda çobanlık yapmaya başladım. İyi ki işime sahip çıkmışım. Zor ama geçinmek için iş lazım." diye konuştu.
Geçen yıl katıldığı "sürü yönetimi elemanı" kursunu başarıyla tamamladığını anlatan Karakuş, işini severek yaptığı için hiç yorulmadığını dile getirdi.
Kurstan sonra hayvanlarına daha profesyonel baktığını vurgulayan Karakuş, şöyle devam etti:
"Çobanlık gerçekten zor ve meşakkatli bir iş. Ama ben kursta edindiğim bilgiler sonrası işimin ne kadar kolay olduğuna şahit oldum. Her şeye bakış açım değişti. Devletimizin bu uygulaması gerçekten çok güzel. Hem ev işleri hem çobanlık biraz ağır ama ben hayvanlarımı çok seviyorum.
Sağlığım el verdiği sürece çobanlık yapmaya devam edeceğim. Zaten köyümüzde parayla çoban bulmak çok zor. Sabah evden çıkıyorum akşam saatlerinde eve dönüyorum."
Merada kendisini gören erkek çobanların şaşkınlığını gizleyemediğini ifade eden Karakuş, 2 yıl sonra emekli olacağı günün hayalini kurduğunu sözlerine ekledi.