Darbe girişimine ilişkin, eski 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Hidayet Arı'nın da aralarında bulunduğu 8'i tutuklu 22 asker hakkında üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle hazırlanan ve Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, kalkışmanın başladığı saatlerde eski astsubay Mustafa Gençay'ın üniformalı olarak Edirne Sultan 1. Murat Devlet Hastanesine gelerek, acil serviste yatan cephanelik sorumlusundan mühimmat odası anahtarını aldığı sırada yüksek sesle tartışma yaşandığı belirtildi.
İddianamede, 54. Mekanize Tugay Komutan Yardımcılığı Karaağaç Kışlası atış payı mühimmat mal sorumlusu başçavuş Ümit Asıkan'ın tanık olarak verdiği ifadeler yer aldı.
Asıkan'ın, darbe girişimi gecesinde hastanenin genel cerrahi servisinde yaşanan hadiseyi şöyle anlattığı kaydedildi:
"15 Temmuz günü saat 21.30 civarında acil polikliniğinde genel cerrahi servisine yatırıldım. Yatırıldıktan kısa bir zaman sonra iş yerinden cep telefonu ile arandım ve mesaiye çağrıldım. Ne için çağrıldığımı sorduğumda bana kesin olarak bir sebep söylemediler. Ben de hastanede yattığımı, gelemeyeceğimi bildirdim.
Aynı gece saat 23.20 sularında Tank Astsubay Mustafa Gençay kendi cep telefonundan beni arayıp benim sorumluluğumda olan atış pay mühimmat cephaneliği anahtarlarının gerekli olduğunu, anahtarların yerini söylememi istedi. Ben de kendisine cephaneliğin anahtarlarının benim çalışma odamda olduğunu, ancak çalışma odamın anahtarlarının yanımda olduğunu söyledim. Bana hastaneye geleceğini ve hangi odada yattığımı sordu. Ben de yerimi tam olarak bildirdim."
"Edirne ele geçirilecek"
Darbe girişimine hastane odasında yüksek sesle bağırarak karşı çıktığını belirten Asıkan'ın şunları beyan ettiği belirtildi:
"Yaklaşık yarım saat sonra Mustafa Gençay hastanede yanıma geldi. Üniformaları giyilmiş şekildeydi. Kendisine cephaneliğin anahtarlarının neden lazım olduğunu sordum. Bana ülkede askeri darbe olduğunu gece saat 03:00’ e kadar tüm Edirne'nin ele geçirilmesi için emir verildiğini, hatta kendisinde yazılı olarak bu emrin olduğunu söyledi. Ayrıca emirde 'emre uymayanı vurun' şeklinde talimat olduğunu söyledi.
Ben de kendisine 'sakın bu emre uymayın, darbecilerle birlikte olmayın, verilen emirleri yerine getirmeyin, size bu emri vereni vurun' diye söyledim. Hatta gelen arkadaşa 18 yaşındaki oğlumun şu anda Saraçlar Caddesi'nde darbe karşıtı gösteriye katıldığını belirtip, 'Ne yani kendi çocuklarımızı mı vuracaksınız?' dedim. Kendisi bana 'emir böyle, anahtarları almak zorundayım' dedi. Ben de kendisine 'birlikteki tüm erleri uyarın bu oyuna gelmesinler' deyip anahtarları teslim ettim."
Asıkan'ın 17 Temmuz'da cephaneliğin sayımı için birliğine gittiği ve buranın açılmadığını tespit ettiği beyanı da iddianamede yer aldı.
İddianamede, hastanede olaya şahit olan hastaların ifadelerinde bunu teyit ettikleri bilgisi verildi.