Son dönemlerdeki fiyat değişkenliğinden dolayı sık sık menülerini güncellemek zorunda kalan işletmeciler, menü masrafından kurtulmak için QR kodlu menü kullanmaya başladı.
Artan maliyetlerle birlikte fiyatlarını güncel tutmak zorunda olan işletmeciler sık sık yeni menü bastırmak zorunda kalıyor ya da fiyat kısmını boş bırakarak çözüm buluyor. İşletmeler “Menü maliyeti” olarak adlandırılan masraftan kurtulmak için bunun gibi birçok yolu deniyor. QR kodlu menü sistemi de işLetmelerin başvurduğu çözüm yollarından biri. Son yıllarda hayatımıza giren QR kodlu menü sistemi, akıllı telefonların kamerasıyla uyumlu olarak çalışıyor. Müşteriler, masalarda bulunan QR kodu telefonlarının kamerasına okutarak internet üzerinden menüye ulaşabiliyor. Böylece işletmeler bu sistem ile sürekli yeni menü bastırmak yerine sadece tasarım yeniletiyor. Teknoloji sayesinde menü maliyetinden kurtulduklarını söyleyen işletmeciler, müşterilerin de tamamen temassız olan QR sisteminden memnun olduklarını belirttiler.
“Normal menülerin devri kapandı”
Eskişehir’de kendi kafesini işletmeciliğini yapan Mehmet Tiftik, yakın zamanda basılı menüden QR kodlu menü sistemine geçiş yaptıklarını söyledi. En son menü bastırmak için matbaaya gittiğinde yüksek bir fiyatla karşılaştığını söyleyen Tiftik, kâğıda gelen zamların da bunda etkili olduğunu belirtti. Yeni menü sistemi ile büyük bir masraftan kurtulduklarını anlatan Tiftik, basılı menü devrinin biteceğini söyledi. Mehmet Tiftik, QR kodlu menülerin hem kendileri hem de müşterileri için iyi olduğunu söylerken sözlerine şöyle devam etti:
“Şu anda 10 adet menü basımı 4 bin lira. Bu fiyat menünün tasarımı hariç şekilde böyle. Ben en son matbaaya gittiğimde neredeyse 4 bin liraya yakın fiyat çıkarmıştı bana. Ben de ‘artık menü bastırmayalım’ dedim ve en güzel çözüm QR kod diye düşündüm. O yüzden QR kodlu menülere geçiş yaptık. Şu an hem pandemiden dolayı hijyen açısından hem de fiyat artışlarından dolayı bu şekilde yapıyoruz. Biz şu anda fiyatlarımızı güncel tutuyoruz. Zam geldikçe biz de mecburen yansıtmak zorundayız. Hijyen açısından da iyi oldu, bizim açımızdan da iyi oldu. Biliyorsunuz kâğıt fiyatları da çok yükseldi. Müşteriler için de iyi oldu bu sistem. Normal menülerin devri kapandı, artık insanlar QR kod kullanmaya başladı. Fiyat değişikliği gerektiği zaman, hemen tasarımcımızı arıyoruz ve kolayca fiyat değişikliği yapıyoruz”
“Menü masrafıyla birlikte bir personel giderim daha oluyor”
Eskişehir’de kafe işletmeciliği yapan Deniz Eroğlu da henüz yeni olan işletmesinde en baştan beri QR kodlu menü kullandıklarını söyledi. Aynı zamanda ambalaj ve matbaa işiyle de uğraştığını söyleyen Eroğlu, menü bastırmanın bir hayli maliyetli bir iş olduğundan bahsetti. Kendi işlettiği kafede bu masraftan kaçınmak için QR kod kullandıklarını anlatan Eroğlu, “Daha önceki işletmelerimizde basılı menüler vardı. QR kodlu menülerimiz yoktu. Geçen seneki fiyatlarla şu anki aldığımız fiyatlar nerden baksanız 4 katına kadar yükseliş gösterdi. Üretici olarak konuşursak, ben kâğıdı 9 liradan alırken şu an 37 liradan kâğıt alıyorum. Kendimi kurtarabilmem için satışım 45-46 liraya çıkıyor. Zaten onda da çok az bir yüzdelik bırakıyor. Bunları ambalaj sektöründe olarak söylüyorum. Ben zaten ticaret olarak bu işle uğraştığım için ekstra olarak menü yaptırmak istemedim, QR koda onun için geçtik. Yeni menü yapsak, menünün tasarlanması ve tekrardan fiyatlandırması yapılacak. Bu masraflarla nerden baksanız aylık olarak bir personel giderim daha oluyor. Yeni menü bastırdığım zaman personelle kafa kafaya geliyor” dedi.
“O zaman A4 kâğıdına da yazalım çizelim”
Deniz Eroğlu, fiyat değişkenliğinden dolayı masalarda duran tatlı menülerine fiyat yazamadıklarını anlattı. Fiyat kısmı dolu olan basılı menülerde, güncelleme yapmak için fiyatların üzerine yenilerinin de eklenebileceğini söyleyen Eroğlu, bu yöntemin kafelerde kötü bir izlenime yol açtığından bahsetti. Eroğlu, işletme olarak müşterilerin kendilerini önemli hissetmeleri için uğraştıklarından bahsederken şöyle konuştu:
“Tatlı menülerine fiyat yazmadık, çünkü maliyetleri bilemiyoruz. Bunlar toptan aldığımız ürünler değil, kendi imal ettiğimiz ürünler. Fiyatlar biraz tutarsız olduğu için fiyat belirleyemiyoruz. 6 liradan aldığımız süt 8 liraya, oradan da 9 liraya yükseliş gösterebiliyor. Biz onlara göre maliyet çıkarıyoruz. Yaz-sil menüler, karalama tahtası usulü oluyor. Artık onlar kalmadı. O zaman A4 kâğıdına da yazalım çizelim. Görsel olmasın. Müşteri de kendini önemli hissetmeyecek o zaman. Biz bu şekilde vakitten de kazanıyoruz. Misafirlerimiz buraya geldiği zaman direkt QR kodu menüsünü okutuyor çünkü alışkanlık var”