Soma Davası'nda yeni gelişme

Manisa'nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen ve 301 madencinin hayatını kaybettiği faciaya ilişkin yürütülen soruşturmada 5 Şubat 2016 tarihinde maden ocağında yapılan keşif sonucunda bilirkişiler tarafından düzenlenen 15 Ağustos 2016 tarihli Bilirkişi Raporu'nda 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen faciada Soma Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi'nin 2013 yılı Aralık ayına kadar Yönetim Kurulu Başkanı olan Alp Gürkan, yönetim kurulu üyesi olan Mustafa Yiğit, Haluk Evinç, Hayri Kebapçılar ve Murat Bodur'un da kusurlu oldukları belirtilmişti. Bunun üzerine Soma Cumhuriyet Savcılığı'nca Alp Gürkan hakkında yürütülen soruşturmanın diğer şüpheliler Mustafa Yiğit, Haluk Evinç, Hayri Kebapçılar ve Murat Bodur hakkında da yürütülmesine karar verilmiş, şüpheliler Alp Gürkan, Haluk Evinç, Hayri Kebapçılar hakkında verilen kesinleşmiş olan 30 Ekim 2014 tarihli ek kavuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılması için de 5 Eylül 2016 tarihinde karara karşı yapılan itirazı inceleyen Akhisar Sulh Ceza Hakimliği'ne talepte bulunulmuş, Soma Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kaldırma talebini inceleyen Akhisar Sulh Ceza Hakimliği 5 Eylül 2016 tarihinde şüpheliler hakkında kesinleşmiş olan ek kavuşturmaya yer olmadığı'na dair kararı ortadan kaldırmıştı.
Alp Gürkan'a 'zorla getirilme' kararı
Manisa Baro Başkanı Av. Ali Arslan, Manisa'nın Soma ilçesinde 301 maden işçisinin hayatını kaybettiği davayla ilgili yeni gelişmeler hakkında açıklamalarda bulundu. Soma Cumhuriyet Savcılığı'nca şüphelilerin ifadeleri alınarak 16 Ekim 2016 tarihli iddianame düzenlendiğini hatırlatan Av. Arslan, "İddianamede Soma Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi'nin yönetim kurulunda görev aldıkları şüphelilerin Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.'nin Soma ilçesinde bulunan Eynez Maden Ocağı'na ilişkin olarak 'Yeterli yatırım yapmadan ve teknik altyapı oluşturmaksızın iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin ikinci sıraya atarak üretim arttırılması, maden ocağında iş sağlığı ve güvenliği açısından havalandırmanın iyileştirilmesine ilişkin projelerin hayata geçirilmeden maden ocağında ve özellikle maden ocağının S Panosu'nda çok sayıda işçinin istihdam edilmesi ve bu eksikliklere rağmen maden ocağında çalışan işçilere yönelik fazla üretim yapılması yönünde baskı kurulması, madence çalışan işçilerin iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin olarak gerekli inşa ve tesis etme hükümlülüklerine aykırı hareket etmeleri, madende çalışan işçilerin iş sağlığı ve güvenliği politikaları oluşturulmaması ve bu yönde politikaların uygulanmamış olmaları nedeniyle işveren olarak hükümlülüklerine aykırı davrandıkları dikkate alınmış, şüphelilerin öngördükleri olayda ve olaydan önce madende çalışan işçilerin madende meydana gelecek kazalarda yaralanmaları ve hayatlarını kaybetmeleri neticesini istememelerine rağmen 15 Ağustos 2016 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen kusurlu davranışların sonucu olayın meydana geldiği ve bu hususlarda her hangi bir tedbire başvurmayıp hareketsiz kaldıkları, zira şüphelilerin iş sağlığı ve güvenliği nedeniyle hareketsiz kalmaları şeklinde gerçek hayatta tezahür eden eylemleri nedeniyle 13 Mayıs 2014 tarihinde Soma ilçesinde bulunan Eyne Maden Ocağı'nda maden kazasının meydana geldiği, bu kazada 301 kişinin öldüğü ve yaralanmaların meydana geldiği bu nedenle Yönetim Kurulu Üyesi Başkanı Alp Gürkan'ın, Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Yiğit'in yine Genel Müdür Teknik Yardımcısı Hayri Kebapçılar'ın, İş Güvenliği Uzmanı Murat Bodur'un yine Acil Durum Yöneticisi Haluk Evinç'in bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne, birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmaları' nedeniyle haklarında düzenlenen iddianame Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunulmuş ve cezalandırılmaları talep edilmiştir. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi 22 Kasım 2016 tarihinde yapmış olduğu değerlendirmede iddianameyi uygun görmüş, kabul etmiş ve Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde ayrı bir dosya altında 2015'e 81 numaralı dosyadan ayrı bir dosya olarak 2016'ya 323 esas sayısıyla Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi esasına kaydedilmiş ve şu an da bu sanıklarla ilgili dava devam etmektedir. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi bu sanıklarla ilgili ikamet ettikleri bölgelerdeki mahkemelere talimat yazarak sanıkların Alp Gürkan ve diğer sanıkların zorla getirilerek ifadelerinin alınmasına karar vermiş, ifadeleri alındıktan sonraki süreçte Cumhuriyet Savcılığı'nın da istemi doğrultusunda anadosyayla bu dosyanın birleştirilmesi konusunda karar vermek üzere tehzip düzenlemiştir. Bu savunmalar sanıkların savunmaları alındıktan sonra Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi büyük bir olasılıkla önceki dosyamız olan 2015'e 81 esas sayılı dosyamızla bu dosyayı birleştirecektir" dedi.

"Bilinçli taksirle dava açılması uygun değil"
Alp Gürkan ve diğer sanıklar hakkında bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermekten dolayı dava açılmasının uygun olmadığını savunan Av. Arslan, "Bu sanıklar hakkında Alp Gürkan ve diğer hakkında iddianame düzenlenen bu sanıklar hakkında bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermekten dolayı dava açılmıştır. Oysaki bugün 2015'e 81 numaralı dosyamızda devam eden yargılamada bu kişilerle aynı konumda olan Can Gürkan ve tutuklu olan diğer sanıklar olası kasıtla ölüme sebebiyet vermelerinden dolayı dava açılmıştır. Bu kişiler aynı konumda olmalarına ve aynı görevleri yerine getirmelerine rağmen haklarında bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmaktan dolayı dava açılması kanaatimizce doğru değildir. Tabi ki yargılamanın ilerleyen safhalarında bu konu dile getirilecek ve sanıklar hakkında gerekli bu anlamda işlemlerin yapılması talebinde bulunulacaktır. Yine meslektaşlarımız tarafından dün itibariyle Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'ne verilen bir dilekçeyle bu konu dile getirilmiş, anlatılmış ve aynı zamanda hakkında yeni dava açılan bu 5 kişinin Soma Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi'nin 2013 yılına kadar Yönetim Kurulu Başkanı olan Alp Gürkan ve diğer sorumlular hakkında da tutuklanmalarına karar verilmesi için talepte bulunulmuştur. Tabi mahkeme bu talepleri değerlendirerek kara verilecektir" diye konuştu.

"Eksikler tamamlanırsa davalar birleştirilebilir"

Tutuklu yargılanan Can Gürkan, Ramazan Doğru, Akın Çelik, İsmail Adalı, Ertan Ersoy ve Mehmet Ali Günay Çelik ile Alp Gürkan ve diğer 5 sanığın yargılandığı iki dava dosyasının birleştirilebileceğini sözlerine ekleyen Av. Arslan, "Anadosyamızın davası 12 Aralık 2016 tarihine kalmıştı. Eğer bu dosya üzerinden sanıkların ifadeleri alınmış olursa, eksikler tamamlanmış olursa, savunmaları alınmış olursa mahkeme bu konuda birleştirme kararı verebilir. Ama 12 Aralık'a kadar savunmalar alınıp mahkemeye gelmezse o zaman tabi ki daha sonraki süreçte mahkeme bu konuyla ilgili karar verecektir. Şu an da yeni açılan davayla ilgili duruşma günü verilmemiştir. Çünkü mahkeme ilerleyen aşamalarda bunun diğer dosyamızla birleştirilip birleştirmemeleri konusunda öncelikle karar verecektir" dedi.